Evet AKP’yi
tanımlıyorum.
Erdoğan’ın
Kıbrıs politikasındaki hızlı dönüşümü görüyor musunuz..
Denktaş’ın
yerini almaktadır.
Zaten Denktaş
da iktidardaki politik değişikliği görmekte ve “Kıbrıs emin ellerdedir, kimse
merak etmesin” demektedir.
Ben hiç
şaşırmadım.. beklediğim ve analizlerime uygun düşen bir gelişmeydi..
AKP
mukaddesatçılığına, milliyetçiliği inşa etmektdedir, eklemektedir!
***
AKP çekirdeğine
ve liderine hayran liberal ve eski solcu
alıklar, Erdoğan seçim meydanlarından İmralı’ya
idam halatı atınca ve Kürt sorunu
yoktur deyince, bunun sadece bir seçim numarası olduğunu sandılar. Seçim
bittikten sonra “aslına döner” bekleyişine girdiler..
Onlar zaten hiç
bir zaman siyaseti doğru okuyamamışlardı! AKP çoktan bir çizgi düzeltmesi
yapmış ve gerçekten de “aslına geri”
dönmeye başlamıştı.. Aslı neydi demeyin. Tabii ki mukaddesatçı/dinci. Yeni
zamanların mukaddesatçısı!
Liberallerin
beklediği “liberale yakın” kişi
tanımlaması, Erdoğan’a hiç bir zaman uymadı. Sadece liberalleri ve solcu
eskilerini, Amerikancı ve keskin Avrupacı “demokratları”, bir süre kullandı..
Onlara artık
ihtiyacı kalmadığını seçim sürecinde açıklamıştı, bana entelektüel destek değil halk desteği gerek, demişti!
Erdoğan ve
çekirdek ekibi, Mukaddesatçı kimliğine,
ilkin Kürt politikasındaki dönüşümü ile “Türk
vurgusu”nu ekledi.. KCK davası bunun ilk somut işaretiydi!
Bu milliyetçi
vurgu, epey geniş bir milliyetçiliği de kapsıyor.
Önce Anayasa Referandumu
sürecinde, sonra da seçimlerde MHP’yi
hedef aldı.. MHP’nin milliyetçi dilini kullanmaya başladı..
Erdoğan’ın
seçimlerde başarı çıtası, seçim
stratejisi, MHP’yi parlamentodan elemek üzerine kurulmuştu! Bunu
başarsaydı, bugün 380’i aşan milletvekili ile Meclis’te olacaklardı!
AKP bu seçim
hedefine ulaşamadığı için, seçim sonuçları itibariyle başarısız olduğunu burada yazdım ve söyledim!
***
Erdoğan ve
ekibinin hedefi, stratejisi değişmemiştir! Önümüzdeki
dört yıl içinde, MHP’yi bitirecektir. MHP’yi gereksiz kılacak
politikalarını izliyoruz.. AKP bu partinin dilini devralmayı sürdürdükçe, bir
yönüyle MHP’leşecek, MHP’nin gerekli kesimlerini gövdesine katacaktır... Sonra
geride bir ülkücülük klübü kalır..
Onların da oyları ilk seçimlerde yüzde 10’un altına düşer, sonra da
BBP’leşirler.. AKP, BBP’yi hammm yapalı
çok oldu! (Helikopter kazasına bu açıdan bakmak anlamlı olur mu?)
Şüphesiz bu
öngörüler, AKP’nin milliyetçiliği MHP’den devralması durumunda
gerçekleşebilir.
Şimdi Kıbrıs’ta
büyük bir Türk milliyetçisi
görüyoruz! Ne Türkeş ne de Bahçeli böylesine büyük bir giriş yapamazdılar
Kıbrıs’ta!
Erdoğan, Ecevit’in ve Denktaş’ın Kıbrıs rolünü
devraldı!
İktidardaki Ulusal Parti ile birden büyük bir uyum gerçekleşti! 5 yıl önce ise
onları AB ile birlikte yok etmeye çalışıyordu!
Erdoğan ve Davutoğlu’nun, “Kıbrıslı Rumlar AB dönem başkanlığını devralırsa, AB ile ilişkileri
dondururuz” açıklamaları, milliyetçiliğe yönelik politikalarıyla da tam
uyumludur! AB’den bir telafi karşılık almazlarsa bunu yapacaklardır da!
***
Kıbrıs
politikası’ndaki bu dönüşüm net olarak ne
zaman devreye girdi?
Ortadoğu’ya
açılımları, liderlik politikaları, ABD tarafından sona erdirilince! ABD “iki kral olmaz burada, sen sıfır sorun falan
diyorsun ama ben Suriye’yi bitereceğim.. İran’ı da.. Doğu tarafında sana
şimdilik ekmek yok...”
Ortadoğu
İslamiyetinde Erdoğan’a şimdilik “büyüklük
rolü” kalmayınca, dış politikada yeni bir “büyük lider”lik politikası için en uygun yer Kıbrıs’tı!
Dış politikada
afra tafra, her zaman büyük puan getirir.. Erdoğan bunun tadını, İsrail’e karşı
“sinirli politikası” ile ve Suriye
ve Hamas politikasıyla almıştı! Vay dünya
lideri diye oy verenler az değildi!
Erdoğan şimdi
Ortadoğu’da boşluğa düşen liderlik gösterilerini..
..Hem Kıbrıs’ta
Rumlara, Yunanlılara ve AB’ye karşı sürdürecek...
Hem de,
milliyetçi lider şapkasıyla da MHP’nin tabanını avlayacak.
Erdoğan’ın Kürtlere vereceği mama ise kalmamıştır!
Sayın Türk kürtçülere duyurulur!
***
Haaa, bir başka nokta daha var, Erdoğan ve
iktidarının milliyetçi mukaddesatçılığına eklememiz gereken..
O da gerçek
solcu düşmanlığıdır!
AKP’leşen solcu
kılıklı sürüngenler iyi solculardır ve AKP onları koruyup kollayacaktır..
Onların bir kısmı maalesef Kürtçülüğü bırakmak zorundalar!
Ama
AKP’leşmeyen, Erdoğanlaşmayan solcuların kafası ezilmelidir!..
Onlar, zaten,
milliyetçi-mukaddesatçılığın ebedi ve ezeli düşmanlarıdır!
Hem düne bakın
hem de bugüne!
Şu Hopalı
yiğitleri yazmalıyız...
-- 21 Temmuz 2011 / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder