18 Ağustos 2019 Pazar / Bilim ve Siyaset, Cumhuriyet
Adamın söylediği tek doğru,
madenin kaymağını yiyecek, üç beş kuruş da, taş öğütmekte, hafriyat yapmakta,
dağı alt üst etmekte, kazmakta, taşımakta çok usta olan Türklere de
çöpçülük işleri karşılığında verecek ve sonra basıp gidecek.
Gözümün önünde
1960’larda Almanya’ya giden Türk işçilerinin konumu canlandı. Kendi ülkende süpürücü temizleyici
ağır işçi pozisyonu almak, iktidar ve adamlarına dokunur mu?! Ulan burada da mı yabancı şirketlere uşaklık
yapacağız mı diyeceklerdi.. Bir sürü iktidar şirketi hazır hamallığa!
Sadece hamallık
yaptırmayacaklar..
Aynı zamanda “bizimkilere”
20 ton siyanür ürettirecekler, onları taşıttıracaklar, havuzları
hazırlattıracaklar..
Sadece altın değil
gümüşleri de ayrıştırtacaklar.. Süreç içinde ortaya çıkacak başka ağır
metalleri de..
Yani tüm pis işleri
Türklere yaptırtacaklar..
Yılda 100 milyon dolar cebe
Kendileri de sadece beş yıllık sürecin sonunda 514 bin ons altın ve 3.5
milyon ons gümüşü kasalara doldurup dünya piyasalarına sürecekler.
Yanlış
hesap yapmadımsa; altının onsu yaklaşık 1500, gümüşün ise 17 küsur dolar. Yani
kaba hesapla 850 milyon dolara yakın bir değer.. Tabii bu tahmini olarak ve
sanırım milyar doları aşma olasılığı yüksek..
Kasasında
Alamos Gold’a ne ne kadar kalır bilmiyorum.. Ama 5 yılın sonunda 500 milyon
dolar kalsa, yıl başına 100 milyon dolar eder.
Bizim
toprağımız dağlarımız zenginliğimiz elimizden uçup gidiyor, geride ot bile yetişmeyecek
ölü topraklar rezil edilmiş dağlar kalacak.
Ayrıca, 1 gr altın için 4 ton su
kullanılacak, düşünün zehirlenecek suların miktarını.. Kaz dağları su deposu,
bölge halkının yaşam damarı..
Düşük sermaye yüksek gelir
Alamos Gold, şirket
politikasını kendi internet sitesinde Kirazlı bölümünde açıklıyor: "..düşük
sermaye ve üretim giderlerine sahip, ancak getirisi son derece yüksek.."
Alamos Gold
CEO’su McCluskey adındaki yalancı
tek bir doğru bilgi veriyor: Türkler taş toprak öğütmede hafriyatta çok usta,
yabancı işçi çalıştırmıyoruz..
Bizde bir
bakan söylemişti: Bizden sadece ara
eleman yetişir..
Tam
işbirlikçi kafa böyle düşünür. Alamos’un patronu da öyle düşünüyor, bunu demek
istiyor zaten..
CEO siyasi
kışkırtıcılık da yapıyor, göstericiler karşısında: “Ben
tüm bu saldırının gerçekte, çevreci bir kılıfa sokulmuş, çok derin bir siyasi
gündem olduğuna inanıyorum.. kargaşa çıkarma amaçlı siyasi
saldırılar”.
Yani diyor
ki, ey
iktidar bu gösteriler ve göstericiler senin düşmanın, Kaz dağlarını korumak
bahane, amacı seni yıkmak, şunları yok et!”
Bunun
arkasında söylemek istediği şu da var: Biz
işbirliği yaptık, maden ruhsatı falan için durmadan iktidarlarınızı ve çeşitli
makamlardaki elemanlarını doyurup durduk. Bizim işbirlikçimizsiniz, şimdi bizi
koru..
Adam
iktidarı tanıyor, Taksim Gezi parkı olaylarını ve iktidarın tutumunu
öğrenmiş...
Bu soytarıya
haddini bildirmek gerekir..
Yalanlarının bini bir para:
“Altı buçuk yıl sonra yeniden ağaçlandırmaya
odaklanılacak. Bir 10 yıl ya da biraz daha uzun bir süre sonra da bölge yeniden
orman gibi görünecek.."
“Siyanür sızıntısı imkansız” bile diyor..
Utanmaz
adam! Çocuk kandırıyor!
Kaz
dağları ormanlarına biçtiği değer de 5 milyon dolar.. “Peşin ödedik hükümete ağaç diksinler diye.. Bunu da taktir etmeniz
gerekir”..
Bir yalan
da tabii ki kestikleri ağaç sayısında: 15 bin ağaç kesmişler. Oysa ÇED
raporunda kesilecek ağaç sayısı 45 bin gözüküyor.
Ama
hesaplamalara göre gerçek sayı 195 bin!
Alamos
Gold’un yalanlarının doğrulayıcısı da tüm bu izinleri veren devletn memurları,
halkına yalan söylemeyi gelenekselleştirmişler: 15 bin ağaç, diyor..
Hiç
olmazsa ÇED raporuna bak ve 45 bin de!
Ama
işbirlikçilik söyle bir şey, patronunun tüm yalanlarını tekrar etmek zorunda
kalırsın!
***
Hey McCluskey! Sana bu millet yaptığın
harcamaların parasını peşin öder, kuyruğunu toplar basar gidersin ülkeden!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder