Cumhuriyet 19 Kasım Pazartesi, 2018,
Bilim ve Siyaset
Üniversitelerin gerçek fotoğrafı, ilk 500’de üniversitemiz yok mu? İlk
1000’de kaç üniversite var?
Bu hafta Herkese Bilim Teknoloji dergisinde üniversitelerimizin
karşılaştırmalı olarak ayrıntılı bir fotoğrafını bulacaksınız. İTÜ’den
Prof. Cemal Balcı, dünyada 2 binden fazla üniversiteyi ortak
kriterler açısından değerlendirip sıralayan THE kurumunun son araştırmasını,
üniversitelerimiz açısından ayrıntılandırıyor.
İlk 500 üniversite içinde yok muyuz? Hayır
varız! Koç ve Sabancı üniversiteleri. Sabancı Üniversitesi, 351- 400 aralığında
yer alırken, Koç Üniversitesini 401 – 400 aralığında görüyoruz. Sabancı’yı üste
çıkartan özellikler, öğretim, atıf sayısı, sanayi geliri, araştırma..
Kız / erkek öğrenci oranı Koç’ta dikkat çekiyor: 52’ye 48. Sabancı’da kız
tercihi 38. Nedeni, iki üniversitede fen ve araştırma ağırlıklarının farklı
olmasından mı? İkisinin de evrensel ölçeklerde kurumsal çabası yüksek, ama Sabancı
ile Koç arasına 100 kadar başka üniversite giriyor. Koç biraz daha fazla çaba
içine girmesi gerekiyor görüldüğü kadar. Daha iyi olmak rekabeti iyidir, ülkeyi
öne taşır!
Peki Cumhurbaşkanı neden ilk 500 içinde üniversite yok diyordu? Yanlış
yaptı iki üniversitemizi saymayarak. Şüphesiz, vakıf üniversitelerini dikkate
almayarak devlet üniversitelerini kastediyor. O zaman devlet üniversitelerinden
neden hiç biri ilk 500 içinde değil sorusunu sorgulaması gerekmez mi?
Sorguladığında belki de saptanacak nedenlerden hoşnut olmayacak, çünkü nedenler
doğrudan kendisini ilgilendiren sorunların altını çizecektir.
Sıralamada 501 – 600 aralığında yine bir başka vakıf üniversitemiz Bilkent
yer alıyor. Aynı aralıktaBilkent’in arkasında ilk devlet
üniversitemiz geliyor: Boğaziçi. Aynı aralıktaki üçüncü
üniversitemiz iseHacettepe.
Köstek değil destek
Mesela Cumhurbaşkanı, Boğaziçi ve Hacettepe’yi, hatta 601 – 800 aralığında
bulunan İTÜ ve ODTÜ’yü, ülke ve yönetimi için ciddi bir mesele yapıp, ilk 500
üniversite arasına, dahası Sabancı ve Koç’un da önüne çekebilecek bir destek
programı uygulasa?
Ama o zaman üniversitelere evrensel kriterler uygulaması, liyakat sistemi
getirmesi ve siyaseten elini çekmesi gerekir ki, bunu ister mi?
İlk 1000 üniversite içinde başka üniversitemiz yok mu? 5 tane daha var, 801
– 1000 aralığında sırasıyla Anadolu Üniversitesi, Atılım Üniversitesi
(Vakıf), Erciyes Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi ve İstanbul
Üniversitesi var.
Başarılı bölümlerde kimler var?
THE alanlar sıralamasını incelersek, bazı üniversitelerimizin hatta ilk 200
içinde olduklarını görüyoruz: İlk 200’de (2001 – 250) iki üniversite var: Koç
sosyal bilimlerde, ODTÜ ise eğitimde.Eğitimde örneğin Gazi ve
Hacettepe 301 -400 aralığında. Sonraki aralıklarda ilk 500 içinde Anadolu,
Ankara, Dokuz Eylül ve Marmara da yer alıyor. Sosyal bilimlerde 8 üniversitemiz
daha ilk 500’de var.
İlk 500’un 401- 500 sıra bandında ise işletme ve ekonomide Bilkent
Boğaziçi ve ODTÜ hukuk dışında işletme, eğitim ve sosyal bilimlerde ilk 500’de
bizden üniversiteler var. Sosyal bilimlerde de eğitimde olduğu gibi sekiz Türk
üniversitesi listeye girdi.
Her neyse.. Demek istediğim, çeşitli bölümleriyle ilk 200 üniversiteye
giren kurumlarımızın olmasıyle övünmenin anlamı yok. İlk 100’de hiç kimsemiz
yok.
Demek istediğim, üniversitelerimizi aşağılamanın anlamı yok, Destek
verilmeli, özgür bırakılmalı, liyakatı ön plana almalı.
Herkese Bilim Teknoloji’deki yazı epey ayrıntıyla konuya eğiliyor.
İktidardan beklenen, köstek değil destek olması..
Tabii, üniversitelerimizden ilk 500 içinde neden hiç biri yok., lafı boşu
boşuna söylenmemişse.
Şu son saldırıya bakınca sanırım sanırım bir dram seyrediyoruz sahnede
---
(*) Sabancı Üniversitesi epey zamandır sürdürdüğü yeni rektörünü belirleme
çalışmalarını sonlandırdı ve İsviçre’de dünyanın en iyi
üniversiteleri arasında sayılan Lozan Federal Teknoloji Enstitüsü (EPFL)
Kürsü Başkanı ve Mikroelektronik Sistemler Laboratuvarı'nın Direktörü Yusuf
LeblebiciRektörlüğe getirildi.
Yusuf bey, İTÜ Elektroniğin parlak bilimcilerinden ve ülkemizde
elektroniğin araştırma ve üretimin yaygınlaşmasında önemli rol oynayan Duran
Leblebici’nin oğlu. Yusuf beye başarılı bir yöneticilk dönremi diliyoruz ve
parlak araştırmacılığını da sürdürmesini!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder