SAYFALAR

11 Eylül 2018 Salı

Büyük göç, yetkin mühendisleri de götürüyor


10 Eylül 2018 Pazartesi  / Bilim ve Siyaset, Orhan Bursalı


Resmi rakamlara göre geçen yıl  253.640 yurttaş, ülkeyi terketmiş ve başka ülkelere göç etmiş. Bunun iki katı da Türkiye’ye göç etmiş. Çoğu Irak vatandaşı.. Göç edenlerimizin yüzde 15.5’unun yaşı 25- 29 arası. Yani, üniversitesini bitirmiş, iyi eğitim almış yurtdışına gidince el üzerinde tutulacağını bilen, kendine güvenen bir kuşak. Türkiye’den umudunu kesmiş.
Göç edenler arasında şüphesiz ki paralı pullu iş güç sahibi daha yaşlı kesimler de var. Parasını pulunu dışarıya taşıyor, ev alıyor, iş kuruyor. Türkiye kendileri için artık fazla bir şey ifade etmiyor. Daha iyi yaşam koşulları, daha adaletli, daha liyakata önem veren bir ortam arayışı, özlemi..
Bu iktidarı ilgilendirmeyen, veya iktidarın yarattığı yaşanmaz, güvensiz, hırpani, haksız- hukuksuz, adaletsiz, keyfi, kayırmacılığın en tepe noktalar yükselmiş olduğu, daha baştan iktidarın ahalisine yenik hayata başladığın ortamdan, daha çağdaş ülkelere büyük kaçıştır. Büyük bir kan kaybıdır.
En çok göç veren iller: İstanbul. Ankara, İzmir, Antalya ve Bursa. Yani ülkenin kaymak kentleri.
Sanmayın bu yeni bir şey.. Tersine, uzun yıllardır süren bir göç dalgası. Geriye doğru 10 yıl ile çarparsanız, en az 2 milyona yakın yetişkin, enerjisi ve üretim kapasitesi yüksek insan gücümüzü kaybettik, süreç sürüyor.

 Mühendislerin büyük göçü

Gidenlerle yoksullaşan bir ülke... Doğudan ülkeye göz edenlerle ise gelenlerle (Irak, Afganistan, Suriye vb) ortalaması daha da aşağı çekilen ülke.
Gündeme fazla yansımayan bir haber daha var, bunlar ise ayrı bir kategori, ama ülkeden kaçışın hangi boyutlarda olduğunu göstermesi bakımından da ilginç: Aselsan, TAİ vb gibi yetkin mühendislik ve savunma teknoloji üreten kuruluşlardan çok deneyimli mühendisler de göçüyor?!
Olay bu yılın başlarında patladı, nedenler arasında şunlar varmış:  Askerlik zorunluluğu, daha yüksek maaş, 5 yıllık çalışma sonucu vatandaşlık, haftada 45 yerine 38 saat çalışmak, 10 gün yerine 30 gün yıllık izin kullanmak, en az 4 katı maaş, lüks otomobil kullanma opsiyonları..

Şüphesiz bu kadar değil

Ülkeden umudunu kesmek ve bir gelecek görememek... Giden bir Aselsan mühendisi: “Para her şey değil.. sosyal devlet anlayışı, çocuklarımı büyüteceğim geleceği olan bir ülke olması, refah, insanların birbirine saygı ve sevgisi, sokakların temizliği bile maaştaki numaraların kat be kat üstünde değerler. Kısacası hayat kalitesi diyebiliriz. Umarım Türkiye adına güzel günler gelir..”
100’e yakın yetişkin insan. Çoğu savunma sanayinde çalışmış uzman. Hollanda’nın teknoloji şirketleri öncelikli tercihleri. Ayrıca çok ülke kapısını açıyor. Her halde diğer Avrupa ülkelerine hatta ABD’ye de göç edenler var.
Bir başladı mı arkası gelir.
İnsanlar sadece “para”ya değil, insani koşullara göçüyorlar.
Devletten birileri de “dış güçler yetişkin elemanlarımızı alarak ülkeye darbe vuruyor” demiyor mu, diyor tabii ki..
Gidenlerin yerlerini doldurmak zor. Bilgi birikimi gitti mi gider, yerini doldurmak için çırpınırsınız.
İşte yaratılan Türkiye..

Gerçek öteciliğin esirleri

Buna yalanlar da eşlik ediyor: Gerçek ötesi bir ülke!
Bu gerçek ötecilik, bugün sosyal medyada Cumhuriyet konusundaki pek çok paylaşımlarda da işliyor. Çoğu insan teslim alınmış durumda.
 Cumhuriyet, geçmişin esiri olmayacak, ilkeleri doğrultusunda, geleceğin gazetesi olmak zorundadır.
Başlıca dava, ülkeyi üç noktalardan ve katılaşmışlıktan uzak, geleceğin çağdaş ülkesi olmasına katkılar yapmaktır.
Bugün ve gelecek için            fikir, akıl, zenginlik, bu çerçevede renklilik...
Bunu ya yarattık ya yarattık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder