SAYFALAR

13 Haziran 2018 Çarşamba

Gelecek, iktidarın üzerine yıkılıyor? Piri Reis öğrencileri bize ne anlatıyor?


12 Haziran 2018 Salı / Bilim ve Siyaset - Cumhuriyet

Piri Reis Üniversitesi’ndeki törende mezun gençler kız erkek İzmir Marşı’nı söylediler..  Arkasından coşkuyla Mustafa Kemal’in askerleriyiz temposunu başlattılar. Kepler havaya atıldı, izleyicilerden alkış geldi, foto çeken çekene.
Gençlere bir şey yapamazlar; umarım üniversite yönetimine “neden engellemediniz, polisi çağırmadınız...” zılgıtı gelmez. Benzer gösteriler başka üniversitelerde de yaşanıyor.
Şunu söylemek istiyorum: Türkiye’de, hadi adını “gelecek”, “yarının Türkiye’si” diyebileceğimiz, büyüyen bir güç, iktidarda bulunan parti güçlerini yavaş yavaş eziyor. İktidar her geçen gün bu büyük gücün altında ufalıyor.
Bu büyük bir dinamit. Umut burada. Bu iktidarın gençlere ve geleceğe verebileceği bir tablo yok. Güzellik yok.

Eğitim karanlığı içinde
Eğitim sıfır.. Devlet okulları büyük bir kuşatma altında. Yaratıcı değil, gençleri öldürücü ve sıradanlaştırıcı bir eğitimi giderek kökleştiriyorlar. Bugün dünya, durmadan eğitimin niteliğini tartışır ve sürekli yeni düzenlemeler yaparken, ülkelerin en büyük zenginliği yaratıcı ve nitelikli insan gücüdür rehber düşüncesini hayata geçirirken, Türkiye bir eğitim karanlığı içinde. Adamların işi gücü eğitimi dinsel öğelere boğmak, ezbere yöneltmek, doğma kafalar üretmek ve gelecek karartmak.
Üniversitelerde özgürlük sınırlı. Üniversiteler ilahiyat fakülteleriyle ve buralara tıkılan onbinlerle dolu. Geleceği ilahiyat fakülteleriyle mi kuracağız. Zırvalığın danıskasını yaşayan bir ülkedeyiz!
 Biz size 18 yaşında seçilme hakkı verdik, bizi niye sevmiyorsunuz..” Bir gelecek yaratmamışsınız, iş yok, yoksul aile çocuklarına asla fırsat eşitliği yaratmaktan acizsiniz, umurunuzda bile değil. Seçilme hakkı mı istiyor gençler, bakıyoruz listelerinize, bu hakkın bile yalan olduğunu görüyorsunuz. Ayrıca, vay pankart açtınız diye öğrencileri toplayıp içeri atıyorsunuz.

Türkiye’yi geleceğe taşıyacak güçler
Türkiye’yi geleceğe taşıyanlar, RTE’nin deyimiyle “gerici güçleri(!)”, dünyayı izleyenler, geleceğin parçası olmak isteyenler, dahası geleceğin yaratılmasına katkıda bulunmak isteyenler... Bu ülkenin tarihine, kurucusuna büyük saygı vicdan borcu ve vefa duyanlar..
İktidarın nimetleriyle, kıyaklarıyla, ihaleleriyle değil, kendi beyin güçleri, yaratıcılıkları, emekleriyle yükselenler.. iş dünyasının yaratıcı beyinleri.. sanat ve düşün dünyası... yazanlar- çizenler, güldürenler..
Genç kızlar, baskı altında yaşamak istemeyen kendi yazgısını ele almak için eşitlik isteyen kadınlar. Eşit yurttaşlığa gönül verenler.. Daha iyi ve adaletli bir düzen isteyenler..
Özgürlüklerine, düşüncelerini özgürce açıklamaya düşkün olanlar da dahil. Gerçek basın emekçileri!
Bunların hepsi, yani ülkenin geleceği, dahası dünyanın geleceğini inşa edecek insanlar, artık nefret derecesinde bu iktidardan kurtulmak istiyor..

İktidar, geleceğe engel
Bir kişinin iki dudağı arasına hayatını sıkıştırmak istemeyen milyonlar endişeli..
Bu iktidar ülkeden umudunu kesen milyonlar üretiyor. Bunu görmüyorlar ım?
İki yılda dış ülkelere 5 milyarlık konut yatırımı yapanları görmüyorlar mı?
İyi eğitim alan tüm başarılı gençlerin, geleceklerini dışarıda kurmak istediklerini, arkalarına bile bakmadan kaçtıklarını görmüyorlar mı?
Yoksa oh ne güzel, bunlar zaten bize lazım değil, mi diyorlar?
İktidarın, bu anlayışın geleceğin altında ezilip gitmekten başka hiç bir şansı yok. Bugün... Bugün değil se hemen yarın...
Piri Reis mezunlarının bize anlattıkları budur..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder