SAYFALAR

7 Aralık 2016 Çarşamba

Niye battınız, biliyor musunuz? Anımsatayım yeniden...

Önceki gün Hilton’da Genç Pediatristler Kongresi vardı. Kongre çantalarına giren Aziz Sancar ve Nobel Ödülü Öyküsü kitabının imzasında bulundum. Hepsi aslan gibi genç kızlar-erkekler! Cumhuriyet’in zımba gibi çocukları! Hepsi Türkiye’yi yarına, geleceği taşıyacak ana güç, ülkenin ana güçlerinden; her ne kadar sandıktan çağdaş bir iktidar çıkarmaya güçleri yetmiyorsa da! Sandıktan çıkan ise nüfus kalabalığı!
Sohbet ettik şüphesiz..Yenilenmiş ve umudu artmış olarak ayrıldım; çıkışta ön tarafta bir modern metro vagonu sergileniyordu.
İki gün önce bir gazetede çıkan haberi anımsadım. 10. Kalkınma Planı çerçevesinde demiryolları 25 bin km uzunluğa çıkacak. Ulaştırma Bakanlığı çok yüksek hızlı tren hattı, 5 bin yeni metro aracı için yatırım yapacak.
Her ikisi de yüksek teknoloji- bilgi içeriyor. 5 bin araç!

Nereden alıyoruz?

Nereden alınacak ve kaç yüz milyon TL ödenecek? İstanbul’daki vagonların tamamı İspanyol ve Güney Kore. İstanbul’da metro için ilk kazmayı vurduktan bu yana on yıllar geçti. Büyük şehirlerimizde hızla yayılıyor. Yüksek hız trenleri de. Ve çoğunu ithal ediyoruz. Bugüne kadar vagonlara ne kadar para ödedik?
Türkiye Vagon Sanayi şirketimiz var. Normal trenler için yolcu vagonları üretiyor ve ithal vagonların da bakım onarımını yapıyor. Bursa belediyesinin desteğiyle bir şirket (Durmazlar) tramvay ve metro vagonu üretmeye başlamış, yarı fiyatına.
Haber: İstanbul'da, Üsküdar ile Çekmeköy arasında ulaşımın süresini 27 dakikaya indirecek Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy metro hattının İspanya'da üretilen vagonlarından ikisi daha tırlardan alınarak dev vinçlerle raylara yerleştirildi.
İzmir metrosu için Çin’de yapılan 85 vagon bu yıl geleceği belirtiliyor. Gayrettepe'den İstanbul Havalimanı'na gidecek raylı sistemin ihale bedeli bir milyar euro. Kim kazanacak dersiniz? İstanbul’daki tüm metro vagonlar ithal.
Sadece bir örnek üzerinde duruyorum. Hızlı trenler yüksek teknoloji gerekiyor. Kaliteli metro vagonu üretimi de. Dolayısıyla dünyanın dört bir tarafından yüksek teknoloji mal ve hizmetleri satın alıyoruz.

Türkiye ARGE 6 milyar, Volkwagen 15 milyar

Ülkede bunu merkezi olarak teşvik edecek bir proje ve programlama yok. Türkiye’nin ARGE’ye, özel ve kamu, yıllık harcadığı para 6 milyar $. Sadece Volkswagen şirketinin yılda harcadığı ise 15 milyar $ (www.herkesebilimteknoloji.com/ )
15 yıldır iktidardalar. Ülkenin dışa olan büyük ölçekli mal ve hizmetlerde, orta ve yüksek teknolojide bağımlılığını azaltacak, üretimi burada kuracak, Türkiye’nin beyin ve yetenek gücünü burada gerçekleştirecek bir politikaları yok. Pardon, var da lafta! (Son bir teşvik var, onu sonra yazacağım)
 Nedeni ne sizce? Özellikle kamu kurumlarının ithalatında kurulan mekanizmalar, iktidara özellikle siyasetin finansmanı için önemli paylar yaratıyor. En azından yüzde 10! Alım satım hızlı olur, hemen olur, payı hemen alınır. İyi bir tüccar kısa yoldan bu yolla milyarları istifler. Ülkede iktidarda iyi tüccarlar oturuyor!
Ne yani, programlar koyacak, “yılda 200 vagon garantili alımlı, yüksek teknoloji hızlı tren- metro vagonları üretimi için gerçekleştirilecek proje için ihayleye çıkıyoruz, veya şu şu şirketleri ortaklığa davet ediyoruz” diyecek.. Ay ne kadar zor iş.. ve bizim kazancımız ne olacak buradan!?
Veya ithal edilen, mesela önemli ölçüde kimya sanayini ilgilendiren ürünlerin mümkün olanı burada üretecek ARGE teşvikleri ve satın alma garantileri verecek.. (İthalat 32 milyar %, ihracat 18 milyar $, açık 14 milyar)

Milyar dolarlar taşa toprağa!

İnşaat –yüksek bina- patlaması var. Yüksek teknoloji gerektiren asansörler burada mı yapılıyor sanıyorsunuz?
Yazmıştım: Türkiye’nin ihracatında ve imalatında yüksek teknolojinin payı komik vaziyette: Yüzde 3’ün altında..
RTE’nin 100 öyküsü var, hepsi inşaat üzerine! Taşa toprağa alayı! Değer ve para üretmeyen..
Rahmi Koç durmadan yazdıklarımı doğruluyor: yatırımlar taşa toprağa gitti.. rekabette 7-8 yıl yerimizde saydık.
Paralar aktı, nereye AVM’lere (350 kadar, dış tüketim mabetleri) yollara, köprülere..
Dolarları bozdurun (ki onları da yiyip bitirelim!, köprüyü dolarla ödeyeceğiz!)

Türkiye’yi de batırdınız!
5 Aralık Pazartesi / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder