Kayıp Sicil:
Epey zamandır
masamın üzerinde duruyor, Soner Yalçın’ın
Recep Tayyip Erdoğan’ın seceresini
araştırdığı, siyasette nasıl yükseldiğini de içeren, neredeyse 7 sülalesini
tanıttığı kitabı. Bu kadar çok bilgiyi toparlamak bile ciddi bir arşivciliği
gerektirir, zaten Soner’in sevdiği bir iş! Bunu çok da başarılı yapıyor.
RTE’lerin nereden geldiği, Osetyalı Gürcü mü, Malatyalı Kürt mü derken,
Rizelilerin seceresinin anlatıldığı bir yerde, ilginç bir şekilde Bursalıoğlu
adına da rastlamıyayım mı? Neyse bu başka bir mesele.. Babamın köyünde de çok
sayıda Bursalıoğulları var.. Kimisi bizden kimisi değil..
Soner, RTE’yi
çocukluğundan beri ve tüm ailesiyle, gölgesi gibi adım adım izliyor.. İslamcı
gençliğin bir parçası olduğunda şöyle bir saptaması var: “İslamcılar düşman belleme konusunda dün olduğu gibi bugün de pep; hata
yaptılar. Emperyalizmin piyonluğunu yaptılar..” Ünlü komünizmle mücadele
derneklerini ve Amerikan emperyalizmine bayrak açan gençliğin üzerine
saldırılarını anımsayın.. Soner, yer yer İslamcılığın tarihsel arka planına
gidiyor, ve kültürel dar kalıplarını ortaya koyuyor..
Soner , RTE’ye
iktidarın yolunu açan ekonomik yapının da adını koyuyor: Türkiye’ye 1980 askeri darbesi ve Özal ile dayatılan ve
Türkiye’yi krizlere sürükleyen Yeni Liberalizm! 2001 ekonomik krizinin ürünüdür
RTE! Soner, RTE’yi anlatan çeşitli kaynaklardan, mesela Mehmet Metiner’den (AKP milletvekili) alıntı yapıyor: “Politika onun için bir araç elbet. İslami
devlete giden yolda sevap kazandıran bir uğraş.”.. Mesela ilk yıllarda
kadınların seçilme hakkına karşı çıkıyor.. Kürtaja da..
Bu arada Soner
sık sık RTE’nin hayatındaki abartılı yanlışlıkları da düzeltiyor.. Ve Erdoğan
gibilerin “çoook baskı gördük..”
laflarına karşı, hiç ezilmediklerine hep korunduklarına işaret ediyor.. RTE’nin
hastalıklarından giriyor, servetinden ve mahkemelerinden ilerliyor ve ona
siyasette yükselme kapılarını açan ve iktidarı teslim eden Deniz Baykal’dan
çıkıyor..
Tabii, hikaye uzun.. İktidara gelişinde
ABD’nin özel rolü ve ilişkileri de epey tutuyor.. Soner Yalçın tarzı bir
Erdoğan kimliği.. Okuyun, bugünkü RTE’nin muhteşem muktedirliğinde geçmişinden
önemli izler bulup çıkartırsınız mutlaka.. Kırmızı Kedi yayını..
Paralel Hat
Okurlarımız çok
yakından tanır İlhan Taşçı’yı.
Özellikle hukuk –yüksek yargı alanından yaptığı çarpıcı haber ve arka plan
kulis bilgileriyle, Cumhuriyet’ten yazıları eksik olmadı Taşçı’nın.. Cumhuriyet
kitaplarında Adalet ve yüksek yargıda politik düzenbazlıkları ve
hukuksuzlukları işleyen kitapları ve bir de 2012’de yazdığı bir romanı var..
Şimdi ise, Karşı gazetesi macerası ve gazetenin kapanması sonucu,
çalışmayan bir arkadaşımız.. İşsiz kalınca fırsat bu fırsat, ilginç bir kitapla
karşımıza çıktı birden: Paralel Hat, “dinlemeler” ve AKP-Cemaat
kapışması..
Türkiye’nin bir
“dinlenenler cumhuriyeti”ne
dönüştüğünü biliyoruz... İktidar olsun iktkidara ortak olsun herkesin birbirini
dinlediği ve elde etitği bilgileri de birbirine karşı siyasi bir silah olarak
kullandığı bir “Telefon Cumhuriyeti” adeta.. İlhan, 2010-2014 arası
dinlenenlerin sayısının 866 bine ulaştığını belirtiyor.. Tabii, dinleme
politikası, İktidar-Cemaat çatışması başlayınca birbirini dinlemeye dönüşüyor,
RTE’nin oğluyla paraların sıfırlanması üzerine telefon konuşmaları noktasına
varıyor.
İlhan, bu
dinleme meselesinin “perde arkasına” uzanıyor kitabında.. kayıtlar ve belgeler
“ışığında, kimin kimi nasıl dinlediğini,
dinlemelerin ses havuzunda bekletilip zamanı gelince nasıl kullanıldığını,
dinleme kararı veren mahkemelerin nasıl yanıltıldığını resmi kayıtlardan”
izliyor..
Tabii hikayesi
bütün dinlemelerin merkezi olan Telekominikasyon İletişim Başkanlığı’nın adeta
gizlice, Bakanlar Kurulu’ndan ve Meclis’ten geceyarısı kaçırılan bir torba yasa
ile bizzat RTE’ye bağlı kurulmasıyla başlıyor... İlhan diyor ki, kapıcısına
kadar bütün atamalarını gerçekleştiren de bizzat RTE!
Ve dinlemelerde
merkezi bir “sinir” isim: Basri Aktepe! Teknik Daire’nin başına getirilir..
TİB’in ilk başkanı savcı Fethi Şimşek.. Binali Yıldırım’ın ve İbrahim Şahin’in
önemli rolleri! Biliyorsunuz
Binali bey, eğer bir suçunuz kuşkulu
işleriniz yoksa dinlemelerden neden korkuyorsunuz diyen kişi aynı zamanda!
Taşçı, Emniyet
Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı kimin elindeyse, Türkiye’de güç
ondadır, saptamasıyla, buraya kimlerin nasıl getirildiğini izliyor ve
tabii ki karşımıza ünlü bir isim çıkıyor, sicili en düşük polis Ramazan Akyürek en hızlı yükselen
kişilerden biri.. Ve bu kişinin ilginç ilişkilerinin, Trabzon’da işlenen büyük
ve siyasi kriminal olaylarda ortaya çıktığını biliyoruz.
İlhan,
Ergenekon’dan tutun, RTE’nin oğlu ile konuşmalarına ve Cemaat- RTE çatışmasına
varıncaya kadar pek çok konuya, dinlemeler açısından yaklaşarak olayların
anlaşılmasına yardımcı oluyor.. Heyecanlı!
İlhan’ın kalemine sağlık, size de okuyun diyorum.. Kırmızı Kedi yayını.
--- 21 Eylül 2014, Pazar / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder