SAYFALAR

16 Temmuz 2014 Çarşamba

Çok Bilmiş Abi ve Ablalar Yine Sahnede!

Sosyal medyada okurlar, izleyiciler sataşıyor, dahası eleştiriyorlar: 
Kürt siyasetçilere özellikle Demirtaş’a karşı neden bu kadar öngargılı davranıyorsunuz? Söyledikerinin ötesinde bir şeyler arıyorsunuz, işte şimdi de yönelttiğiniz soruya net yanıt verdi ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tura çıkamazlarsa, RTE’ye oy vermeyeceğiz dedi..
Bu tartışmalara neden olan tezim şuydu: 
Kürt siyasal hareketi, eğer seçim ikinci tura kalırsa, seçmenlerini RTE’ye kaydıracaklardır...  Cumhurbaşkanlığı seçimi yarışında alacakları oy miktarıyle RTE’ye güçlerini gösterecekler, RTE’nin ilk turda seçilmesini arzu etmezler. Bu durumda, RTE ikinci turda Kürt oylarına muhtaç kalacaktır. Bu da Kürtlerin elinde önemli bir koz olacaktır.. Kürt oylarıyla Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmuş bir RTE söz konusu olacaktır...
Vay efendim, Selahattin Demirtaş RTE’ye oy vermeyeceğiz diyorsa neden                                          güvenmiyorsunuz.. Kürt seçmenin oyuna ipotek mi koyuyorsunuz..
Haddime mi düşer ipotek koymak!
Demirtaş bir siyasetçidir, siyaset, hesap-kitap ve taktiklerle örülüdür, hele hele şimdiki gibi bir seçim söz konusu olursa.. Liderler veya siyasetçiler, kritik durumlarda gerçeği söylemezler veya yalan söylerler..  Mesela Demirtaş, ikinci tura kalacak olan parti biz olacağız, dolayısıyla RTE’ye oy vermemiz söz konusu değil, derken doğru mu söylüyor, yalan mı, taktiksel mi davranıyor veya böyle olsa ne iyi olur mu demek istiyor?
***
Hadi bunu bir yana bırakalım. Sorum şu: Cumhurbaşkanlığı seçimleri gibi çok önemli bir olayda, Kürt siyasetinin davranışını kim, hangi karar, merci ve hangi olgu belirler?
Burada siyaset, siyaset bilimi dersi vermek gibi bir niyetim yok. Siyaset güç ilişkileri, menfaat, parti hedefi ve hesapları çerçevesinde saptanır, buna göre hareket edilir.
Kürt siyasal hareketinin temel gerçeği nedir? AKP ile çözüm süreci.
Bu nerede kotarılıyor? İmralı’da hareketin lideri Abdullah Öcalan ile hükümet arasında, MİT aracı kullanılarak..
İki taraf arasında anlaşma- süreç yürüyor mu? Evet, her iki tarafın da göklere çıkardığı çözüm sürecine ilişkin yasa Meclis’ten geçti geçecek.
Öcalan, RTE’nin bırakın Cumhurbaşkanı seçilmesini, Anayasanın değiştirilerek Başkan seçilmesini bile onaylıyor mu? Evet, hem de bir kaç kez dile geldi.
Acele Meclis’e sevkedilen çözüm sürecine ilişkin yasa tasarısı, İmralı ile hükümet arasında bir anlamanın ürünü değil mi? Buna şüphe mi var.. Bu görüşmelerin ve varılan anlaşmanın bir parçası olarak da, RTE’nin Cumhurbaşkanlığının desteklenmesi değil mi? Şüphesiz ki.. Ama tamam de buna kanıt gösterin derseniz, olay yeri iniceleme ekibine başvurursunuz! Burası, siyasal gelişmelerin anralizini yaparak basit, herkesin hemen görebileceği bir sıradan öngörüyü dile getirme yeri.. Bu kabuller olmazsa siyaset yapamaz ve gelişmeleri tahlil hiç edemezsiniz..
HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan bir süre önce ne dedi? “Cumhurbaşkanlığı seçiminin süreci olumsuz yönde etkileyeceğini düşünmüyoruz. Başbakan Erdoğan seçimi kazanır ve Köşk’e çıkarsa süreç aynen devam eder. Bizim bu konuda bir endişemiz yok.”
Yani, Kürt siyasetinin önemli kararlarını Demirtaş belirlemez, o sadece iyi bir uygulayıcı görevini üstlenir.. Şu an gerçeği Demirtaş’ın ötesinde arayacaksınız!
***
 Şimdi temel bir siyaset sorusu yönelteyim genç arkadaşlara: RTE’nin bir yenilgi almasını ve Köşk’ü kaybetmesini isterler mi? Çözüm sürecinin tamamen RTE’nin iradesine, bu iradenin ortağının da İmralı olduğuna göre.. Kürt Siyasal Hareketi (İmralı, Kandil, HDP-BDP vb) RTE’nin iktidardan düşmesine karşıdır.. Çözüm ortaklarıdır çünkü.
Dolayısıyla, HDP-BDP’nin etkilediği Kürt oyları, ikinci tur olursa RTE’nindir.
Demirtaş’a verilen Kürt oyları dışındaki oylar, sonuçta, Kürtlerin RTE ile pazarlık gücünü arttırmak amaçlıdır.
Bu açıdan, Kürt siyasetçilerin, CHP’ye “Rıza Türmen’i aday gösterin destekleriz” demesi, eğerd böyle bir ittifak gerçekleşseydi, sadece ilk tur için geçerli olabilirdi. İkinci turda Kürt oylar CHP ve Türmen’i yalnız bırakacaktı..
Bunu görmememek için, siyasetin başlangıcından bile haberdar olmamak gerekir..
Ben RTE ile İmralı arasında başka konularda da ittifakların olduğunu düşünüyorum..
***
Bazı çok bilmiş yetmez ama evetçi abiler ablalar, yine çok bilmiş olarak kendilerini ortaya atıyor ve Gezi sürecini Demirtaş’a yöneltmek istiyor...
Neymiş? Sol oylara onlar layıkmış.. kendileri sol oyların hamisi ya! Hadi canım sende, demek bile komik kaçar..
Demirtaş ve diğer Kürt siyaseti, Gezi’nin hükümeti devirmek amaçlı komplo olduğunu söyledi, belki de çözüm sürecini baltalamaya yönelik olduğunu bile düşündüler! Sonra ise bundan yan çizdiler.
Demirtaş’ın Cumhurbaşkanlığına adaylığını koymasını hoş karşılarım. Türkiye’yi sahiplenmeleri iyidir. Parça değil bütünü yönetmeye talip olun, dedim hep..
Ama Kürt siyasal hareketi, RTE’ye ve ortak kararlarına endekslidir.
RTE kim?
Gezi Sürecinin gneçlerin vb baş destekçisiydi yanılmıyorsam, yoksa değil mi?!
Öldürülen gençlerimiz için ağıtlar yaktı, katillerin yakalanıp içeri tıkılmasını ibreti alem için en uygun cezaların verilmesini istemişti, yanlış mı anımsıyorum yoksa!...
 Neyse çok bilmiş ablalara abilere başka bir şey demiyeyim, şimdilik bu kadar hafiflik ve ciddiye alma yeter..
Kürtler Sol-sosyalist ve RTE ile ortak.. 
Bu yanlışlık olabilir mi bu tabloda?!
---14 Temmuz  2014 Pazartesi / Bilim ve Siyaset -

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder