Bu hafta köşemi, iki okur/bilim
insanımızdan gelen ve tıp fakülteleri konusunu tartışan mektuplarına
bırakıyorum..
***
TIP FAKÜLTELERİMİZ
Sayın
Bursalı, Kanada Tıp eğitimi ile ilgili duyumları okurlarınızla paylaştınız.
Birçok insanımızın biraz da gıpta ile izlediğini sanıyorum. Buradan hareketle
bizdeki durumu da sizinle paylaşmak istedim.
30
yılı aşkın tarihi olan ve ülkemizin ilk 10 tıp fakültesinden biri, mezun
olduğum, kurumumuza yaklaşık 20 yıldır da değişik seviyelerde araştırma
görevlisi ve öğretim üyesi olarak hizmet vermekteyim. Kurulduğu dönemde 130-140
öğrencinin merkezi sınavla girdiği fakültemizin fiziki ve akademik yapısı tabi
ki gelişti. Fakat son 8-10 yılda öğrenci sayımız yeni yapılan amfilere karşın
sığması olanaksız olan 300 rakamının üzerine çıktı. Büyük amfiler yetmezken
küçük gurup derslerine girecek öğretim üyesi konusunda ciddi sorular
oluşmaktadır.
Bir
saptama daha yaparsak, sınav yine merkezi ve şaibelidir. Ayrıca tıp
fakültelerine girerken de mülakât sınavı yoktur. Sayı ayrıca Türki Cumhuriyet,
Afrika ya da yatay geçiş kontenjanları ile daha da şişirilmektedir. Üstelik,
durumu bildiği halde, YÖK yönetimi “tıp fakültesine de çift tedrisat“
önerebilmektedir. Benim kurumumda değilse de ileri sınıflardaki uygulamalı
eğitimin alanı olan üniversite hastanesinde, yatan hasta sayısından çok
öğrencinin olduğu ender ülkelerden biriyizdir!
Sayının
artırılması ile kalitenin de artacağını beklemek gibi, çağ dışı beklenti
sanırım sadece bize özgü değildir. Hangi sistem uygulanırsa uygulansın bir
fakültenin 2-3 yıl içinde kontenjanını 2 kat arttırmak hangi akılla
açıklanabilir?
Tıp
eğitimi, çok ciddi ve zahmetli, zor bir süreçtir. Öğrencisini eğitim döneminde
yeterince donatamayan bir fakülte, onun mezuniyet sonrası beklentilerini
karşılayamayan bir sistem. Buna ek olarak çalışanı ve eğiticisi olan
hocalarının maddi, manevi doyumunu karşılamayan yönetimler. Bütün siyasi
yatırımlarını da sistemin ürünü olan hekimlerin hizmeti ve sağlık sistemi
üzerine kurgulamakta, sözel yatırımları ve marifetlerini bu bir yanı eksik
politikalarla halka ulaştırmaya çalışmaktalar.
Üniversitelerin
kan kaybı ortadadır. Hekimler coşkusunu da enerjisini de yitirmek üzeredir.
Yeni hocaların yetişmediği, eğitimi ağırlaşan ve ürünü olan hekimleri, umutsuz
ve mutsuz olan SAĞLIK sistemimiz ağır hastadır.
Bi
dönem, üniversite sınavlarında “hiç olmazsa öğretmenlik“ yazılması gibi,
eğitimi ciddiye almayan akıl tutulmasının yaşamıştık. O dönemin ürünü
öğretmenlerimiz bugün sistemimizde, bizim çocuklarımızı eğitiyor. Yarın aynı
mantıkla bize bakacak hekimleri yetiştiren bizler ve yönetim, bir an önce
uyanmalı ve sistemi kaliteli olarak tekrar düzenlemelidir.
Üniversitelerin
çekinik tavrı, çılgınca artan kontenjanlar ve genel mutsuzluk, tıp
fakültelerinin daha uzun süre sorgulanabilecek durumu olarak özetlenebilir. Şu
anda Avrupa ve Amerika ayarındaki hekim kalitemiz, unutulmasın ki eski
beğenilmeyen sistemler ve köhne denilen düşüncelerin sonucunda oluştu. Günümüz
tıp eğitiminin sonuçlarını düşünürken Kanada’nın tıp eğitimini bir teraziye
koymak beni oldukça derin bir iç çekmeye itmektedir.
***
FEN
BİLİMLERİ YOKEDİLİYOR
Sayın
Bursalı,
Bildiğiniz
gibi Türkiye'de temel bilimler, özellikle de biyoloji, fizik ve kimya kasıtlı
olarak yok edilmek isteniyor. Çünkü temel bilimler alanında zayıf olan
toplumlar düşünemezler, sorgulayamazlar ve muhakeme edemezler. Böyle toplumlar
birilerinin istediği biçimde güdülebilir ve kullanılabilirler.
Son
iki haftadır CBT'de yazdığınız sunuş yazılarınızda ABD ve Kanada'da tıp
fakültelerinde okuyabilmek için gerekli ön koşullara katkı yapmak isterim.
ABD'de sadece tıp fakülteleri için değil, diş
hekimliği, eczacılık ve veterinerlik için de temel ön koşul 4 yıllık lisans
eğitimidir. Bu alanları seçecek adayların büyük çoğunluğu da eğitimini
özellikle biyoloji başta olmak üzere kimya ve fizik alanında tamamlamış
olanlardır. Bu durumda ABD hem temel bilimler alanında oldukça önde bulunmakta,
hem de düşünmeyi ve araştırmayı öğrenmiş olan insanlar daha sonra ister ve göze
alabilirlerse, bu eğitimlerinin üzerine 4-6 yıl daha eğitim almak durumunda
kalmaktadır.
***
Katkılara teşekkür
ederken, gelecek Cuma yeniden birlikte olacağız..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder