Bu soruya akılcı, nesnel,
geçmiş seçim deneyimlerini de yorumlayarak, doğru dürüst bir yanıt veremeyen,
bugünü de, seçimlerin ve ülke koşulların dinamiklerini anlayıp politikalar
üretemez.
Bunda hemfikir miyiz?!
O zaman:
Kafanızdaki bütün
“dogmaları” boşaltın.. Seçmen ve ülke durumu hakkında çok kalıp, değişmez
doğmalarınız/doğrularınız varsa, fikir ür(e)temez ve durumu anlamak için çaba
sarfetmetmeyiz.. Böyle olunca, değiştirme çabaları da sıfır noktasında durur!
Mesela, sosyal medyada,
dünkü yazıma gelen yorumlardan bir-ikisi şöyleydi:
“Bu ülkede CHP ağzı ile kuş tutsa oy
vermeyecek kemik bir seçmen var.” “Bu ülkede milletin din bağnazlığı o kadar
derin ki, artık Türkiye dincileşti… Her şey boşa”
Eğer öyleyse, herkes kendi
işine demekten başka yol yok.. Siyaset bitti, sahile çıkabiliriz!
Bu konuda bana dadananlar
var, içeriden dışarıdan.. acaba AKP’li trollerin bir kısmına böyle görevler mi
verildi diye merak ediyorum! Onlara veya umudunu yitirenlere, dogmalara
saplananlara güle güle!
Biz işimize bakalım..
***
Ana etkenleri sıralayalım:
· Seçmenin siyasal
dinamizmi,
· Seçmenin, ülkenin
ekonomik dinamizmi,
· Seçmenin dini
ideolojik dinamizmi,
· Seçmenin kültürel
dinamizmi...
· Ülkenin içinde
bulunduğu varsayımsal büyük dış tehlikeler,
· Geçmişten gelen
toplumsal miras,
· Ve, iktidar
partisinin dinamizmi ile seçmen ilişkisi..
***
Hayır, bugün bir yorum veya
hazır görüş belirtmeyeceğim.. Herkes düşünsün istiyorum.
Yukarıdaki, seçmenin davranışını
belirlediğini düşündüğüm ana etkenlerden, bazıları ön plana çıkar ve seçimde
etkileyici olur.
Hepsinin şu veya bu oranda
seçimlerde etkisi vardır..
Bazılarının oranı biraz daha
fazla olabilir (varsayılan taban etkenler).
Ama bu taban etkenler de sabit
değildir, koşullara göre azalır veya çoğalır.
***
Ben burada örneğin acil ve
öncelikli olarak, iktidar partisinin özellikle son iki genel seçimde, 2007 ve
2011, (yerelleri de katarsak, +3), iktidarı yükseltip yüzde 50’ye vurdurtan ve
yerel seçimlerde de yüzde 43,5-45,5 oranında oy desteği sağlayan etkenleri
öğrenmeye öncelik veriyorum... En güncel durumu anlamak önemli..
***
***
Şimdi
bir görüntüyü akılda tutalım: AKP’li kızlar ve kadınlar başta, kutsal mabede
girmişler gibi, bir salonda resimleri asılı Erdoğan’ı öpüyor.
Gözümün
önünde neyin canlandığını kestirebilirsiniz: Kiliseye girer girmez hemen önüne
çıkan İsa’yı, kilise azizi vb ikonalarını öpenleri.. Gelenektendir bu...
***
Şimdi soruyorum:
AKP 12 yıl içinde, kaç
milyon insana “sınıf atlattı”?
Yani:
1)
Yoksul kesimden kaç milyonu, ekonomik olarak bir
kademe yükseldi?
2)
Bir kademe yukarıdaki, zarzor ama geçinen, kaç
milyon seçmen, orta halli duruma geçti?
3)
Orta halliden, daha yukarı gelir seviyesine, kendi
işini kurma ve daha rahat para kazanma düzeyine geçenlerin sayısı nedir?
4)
Köylerde kaç milyon insanın gelirinde yükselme oldu?
5)
Seçim ve özel zamanlarda dağıtılan kömür, yiyecek
gibi doğrudan yardımların, ailelerin bütçesine yıllık katkısı ne kadardır ve bu
ailelerin / seçmenlerin sayısı nedir?
6)
AKP’li belediyeler çevresinde, yılda kaç
aileye/seçmene düzenli/düzensiz ne kadar yardım yapılıyor, bu yardımların
yıllık parasal karşılığı nedir ve kaç milyon seçmen bundan yararanıyor?
7)
350 milyar dolarlık dış borcun, ne kadarı bankalar
kanalıyla halka kredi olarak aktı ve halk bu paraları nerelerde kullandı ve ne
kadar ekonomik memnuniyet sağladı?
8)
KÖYDES’in köylere desteği, çözdüğü sorunlar, yol, su
vb.. nedir ve bunun seçmen üzerindeki etkisi nasıl ölçülür?..
9)
Eksik bıraktıklarım mutlaka vardır.
***
Nesnel durumun fotoğrafını
çekmeden, en azından, iktidarın halka ilişkisinin ekonomik dinamizimini
anlamamız ve iktidara süren desteğin içeriğini kavramamız olanaksızdır.
Dünkü yazımda bir noktanın
altını çizmiş ve demiştim ki:
“Ama iktidarda olmanın ve ülke koşullarının
dinamikleri, seçimlere en iyi hazırlanan muhalefeti bile iktidar yapmaz,
yapmayabilir.”
Hani diyorlar ya, CHP
muhalefet yapamıyor.. Veya, muhalefetin ne projesi var da, halk onları iktidara
getirmiyor..
Ucuz beyinler çok bol bu
ülkede..
Önce şunu bir çözelim,
anlayalım ne nedir diye..
Bunu kim yapacak? Sizler,
hepiniz, konuyu bilenler, bilgi sahibi olanlar..
Sonra, veya ayı zamanda
temel etkenleri de bir bir tartışırız..
İyi şeyler çıkarsa, görüşler
vb, valla buradan bir kitap yapmaya da ben hazırım!?
-- 29 Nisan 2014 Salı / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder