Gündem; CBT, Sayı 1391, 16 Kasım 2012
Tayfun Filipinler’i alt üst etti.. Gazetelere
bakıyoruz, hepsi ama, olaya sıradan yaklaşmış. “Tayfun zaten yeryüzünde eser durur, sağı solu vurur, işte bu kez de Filipinler’i
vurdu, biraz fazla kaçırmış, 20 bini aşkın kişi ölmüş..”
Öyle mi? Tayfun gibi büyük atmosferik
olayların etkisinin, şiddetinin daha çok arttığı konusunda bir fikirbirliği
var. Gazetede yayımlanan iklim değişikliği üzerine yazımda (www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/6857/Gundemi_Degistiriyorum_.html),
Türkiye’de atmosferik olayları üzerine yapılan çalışmaların, resmen bir iklim
değişim süreci içinde olduğumuzu gösterdiğini belirtmiş ve Mikdat Kadıoğlu’nun çalışmasından örnekler vermiştim:
“Sahra
Çölü
gibi bölgelerdeki yüksek basınç kuşağı kuzeye Türkiye’ye doğru kayıyor; yaşadığımızız şiddetli
yağışlar ve seller; heyelanları,
erozyonu
ve çölleşmeyi artırıyor. Rüzgar fırtınaları, dolu, hortum, yıldırım, şehir
selleri gibi afetler daha sık ve şiddetli, daha uzun süreli ve her yerde
etkili oluyor; sel sayısı 200’ü buldu, şiddetli fırtına sayısı 50’lerden
250’lere çıktı. Pek tanımadığımız meteorolojik hortumlar son iki yıldır her
yerde yıkıcı olmaya başladı. Sadece fırtınalarla birlikte görülen
yıldırımların Türkiye’de neden olduğu can kaybı sayısı son yıllarda 400 kişiyi
aştı.”
Süper Tayfun Haiyan Foto: NASA/NOAA
|
Filipinlerde yaşanan, dünya çapında iklim
değişikliğinin tam dışavurumudur. Uzmanlar bu “Süper Tayfun Haiyan”ı “alışık olunmamış” olarak
nitelendiriyor. Görülenlerin dışında, henüz sınıflandırılmamış! Nereden ve
nasıl çıktığı ve bu şiddete nasıl ulaştığı henüz bilinmiyor! “Çizelge dışı”,
“mükemmel bir tropikal siklon”!
Şu güce bakın: Saatte 315 kilometre hız ve
yine saatte 380 km hızında sağanakları ile.. Ayrıca, güçlü tayfun mevsimi
bittikten sonra (1 Kasım). Havada bir canavar oluşuyor, öyle düşünün, okyanusun
sıcak sularını emip yukarıya çıkartıyor ve sonra da... karşı konulmaz bir
canavar olarak kasıp kavuruyor ortalığı..
Önemli bir Filipinli nüfus, %60, deniz
seviyesinde sahillerdeki evlerde yaşıyor.. Tayfun ortalama 5 metre yükseklikte ve 7 metre içeriye
giriyor. Küçümsemeyin: Gücü öldürücü.. Filipinlerin arıca güçlü bir deprek
kuşağı bölgesinde bulunduğunu ve doğal afetlere çok açık olduğunu da
unutmayalım..
Yoksulluğunu da hesaba katarsak, Filipin
sahilleri dünyanın en riskli 10 ülkesinden, bölgesinden biri (National
Geographic Magazine internet sitesinden)
Avustralya bu yıl tarihinin en sıcak
mevsimini yaşıyor.
Okyanus üzeri sıcaklık peşpeşe 4.yıl rekor
kırıyor. Bu durum, bu etkide tayfunu tetiklemiş olabilir mi?
Değişikliğin etkileri, böyle giderse eğer,
üçer beşer yıl aralıklarla daha hızlı seyredebilir. Muazzam bir atmosferik
değişiklik, öyle bugünden yarına her yönüyle görülmeyebilir.. Ama kendini
çeşitli şekillerde gösteriyor, yaşadığımız iklimsel değişiklik.
Gelecek senaryoları önümüzdeki yüzyıllık
sürede farklı tablolar önümüze koymasına rağmen, hiç beklenmedik büyük iklimsel
ve atmosferik kırılmalar da yaşayabiliriz. Bilemem. Bilim de bilemez;
yaşayınca, yaa vay canına deriz! Filipinler’i vuran tayfunu işte öyle,
beklenmedik bir kırılma olarak görmekte yarar var!
***
Bir nokta daha: Dünya iklimsel değişikliğin
doğuracağı sonuçlar en çok yoksul, hazırlıklıksız, durumdan bir gelecek için
görev çıkartmayan ve buna hazırlık yapmayan ülkeleri vurup yıkmaktadır ve
yıkacaktır.
Hey Türkiye, ne diyorsun!
Gelecek Cuma yeniden birlikte olmak dileğiyle..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder