Önce okura
anımsatmak isterim, bu yazının dünkü “Bu Söz Bir Evrensel Değerdir–2” ile birlikte
bir anlamı var.. Bu yazıda ütopik kalacağım, ama düşlerdir bazen bizleri
besleyen veya oralarda bir çıkış yolu sunan..
Görünüşe bakın:
Paramparça, neredeyse bütün unsurları birbiriyle savaşan bir Orta Doğu! Ana
nedeni çok.. Bölge üzerinde “dışarının” hegemenyası.. Siyasal İslamın çeşitli
unsurlarının iktidar mücadelesi.. Laikliğin, dolayısıyla demokrasi ve
özgürlüklerin yerleşememesi.. Doğal bir sonuç olarak diktatörlükler, etnik ve
mezhepsel çatışmalar.. Petrolünü refahı, demokrasi, halkın mutluluğu için
kullanamamış yönetimler. Tabii, bu yazının konusu da olan Kürt meselesi!.. Bu
sorunların hepsini az veya daha çok Türkiye de yaşıyor..
Buraya kadar
“reel durum”.. Peki bir ütopya çıkar mı bu “reel” durumdan?
***
Orta Doğu, “Kürt meselesi” çözülürse durulur mu?
Hepten değil, çünkü İslami ve mezhebi iktidar savaşları da var.. Bu savaşların
önemli bir kısmı da parçalanmışlıktan ileri geliyorsa...
Birleşmek,
sorunları çözer mi? Emperyalist müdahale bir şekilde dışlanırsa, Orta Doğu
kendi yazgısını ele alırsa? Büyük birliktelikler kurulursa?
Belirli ilkeler
çerçevesinde, örneğin Türkiye- İran-
Irak ve Suriye, Kürtlerin
dağıldığı dört ülke, özgürlüklerini ve bağımsızlıklarını koruyarak bir çatıda
birleşebilirler mi? Savaş değil barış, ulusal çıkarların belirli ilkelere tabi
olduğu bir birlik için.. Böyle bir birlik altında Kürtlere de ciddi bir özerk
alanda büyüme ve gelişme koşulları yaratarak... Epey bir zamandır Kürt uluslaşması gerçeğini yaşıyor Orta
Doğu! Büyük devletlerin eli ayağı Orta Doğu’nun, bölge ülkelerinin içinde
olduğu sürece, onyıllar sürecek, ağırlaşacak, sadece emperyalistlerin
yararlanacağı bir süreç yaşayacağız..
Bu süreci Orta
Doğu nasıl tersine çevirir?
Bölgede tamamen
barış temelli, dayanışan, hakça bölüşen, yardımlaşan, ciddi sorunları aşan,
çağdaş özerk coğrafi bir bölge yaratmak mümkün mü?
***
Temel soru şu:
Emperyalistlerin dayattığı çözümler mi? Yoksa bölge ülkelerinin, milletlerinin
kendi iradeleriyle kendi yararlarına sorunları çözmeye yönelmeleri mi?
Orta Doğu’da
sorunlar o kadar büyük ki, bunlar ancak
büyük birliktelikler, büyük irade ve yeni bir yapılaşma ile çözülebilir...
Bölgeyi
emperyalist çıkarlardan arındırmanın da yolu, yeni yapısal bilikteliklerden
geçiyor..
Dünyanın yeni bir nefese gereksinimi var.. yeni
bir sese.. yeni bir barışa.. yeni bir siyasete... ve bugünün belalarını aşan yeni bir
yapılanma örneklerine..
Barış, aktif
bir düşünce. Bekleyerek ve durarak gelecek bir şey değil. Savaşarak da
sağlanacak bir şey değil.. Barış bugünü aşan yeni düşünceler üzerinde inşa
edilebilir..
Bu nasıl
olacak, yeni bir dünyayı, en azından çevremizle birlikte nasıl yaratacağız...
Yurtta Barış
Dünyada Barış’ı, genişleyen ve büyüyen bir evrensel değere gerçeğe nasıl
dönüştürebiliriz..
Düşünmeyelim
mi, düş kurmayalım mı...
--- 23 Eylül 2013 Pazart / Bilim ve Siyaset – Orhan Bursalı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder