“Akademilerin
ana misyonu toplumda bilimin bilinci olarak görev yapmaktır..”
ALLEA, 40 Avrupa ülkesinden 53 Ulusal Bilimler
Akademileri’nin oluşturduğu bir federasyon. ALLEA’ya üye akademelerine hepsi
özerktir ve bağımsızdır. Akademilerin üyeleri bilimin her dalından, fen
bilimlerindern sosyal ve insani bilimlere kadan çeşitli dallardan başarılı
bilim insanlarından seçilir. Türkiye Bilimler Akademisi’nin hükümetin kararıyla
yasa olarak ortadan kaldırılmasının dünyada yarattığı tepkiye, bilimler
akademisi federasyonu da katıldı. ALLEA Yönetim Kurulu, Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’e bir mektup yazarak, TÜBA’nın özerkliğini yitirmesinden duydukları kaygıyı
dile getirdi.
Burada mektubu özetliyoruz:
“TÜBA
İnandırıcılığını Yitirir”
“Bir
ulusal akademinin temel misyonu toplumda bilimin bilinci olarak görev
yapmaktır: Bunun için de siyasi, ekonomik ve ideolojik bağımsızlığa sahip
olmalıdır; ülkenin en iyi bilim insanlarını çatısı altında toplamalıdır.
Son yapılan yasal değişiklik ile TÜBA’nın
bağımsızlığını yitireceğinden ve temsil ettiği bilimsel mükemmelliğin erozyona
uğramasından kaygı duyuyoruz. Sonuçta Akademi, bilim ve teknolojinin
gelecekteki rolü konusundaki ulusal ve uluslararası tartışmalarda inandırıcılığını
yitirmiş olacak.
TÜBA, 2020 yılına kadar ALLEA Yönetim Kurulu’nun
uzun süreli bir üyesiydi. TÜBA’nın üyeleri, Avrupa düzeyinde bilim ve etik,
telif hakları, değerlendirme, bilim eğitimi ile ilgili uzman komisyonlarında
aktif olarak görev alır. TÜBA delegelerinin çalışmaları özellikle bizim için
önemlidir, çünkü dünyanın en hızlı büyüyen öğrenci nüfusuna sahip bir ülkeyi
temsil etmektedir. Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanlarını Ödüllendirme Programı
(TÜBA-GEBİP) hem Avrupa hem de
dünya için umut vaat eden genç yetenekleri destekleme konusunda model
oluşturuyor.
Son yıllarda hükümetinizin bilimi ve teknolojiyi
teşvik için daha aktif bir rol oynamasından son derece mutluluk duyuyoruz.
Ancak bilim ve politika arasında başlatılan bu yakın diyolog, hükümetin bilimin
bağımsız sesini bastırma girişimlerine bağlı olarak güvenirliliğini yitiriyor.
Dahası bu son yasal değişiklikler hem TÜBA’nın
başarılarına gölge düşürüyor, hem de bilim, teknoloji ve inovasyon dünyasında
ülkenin adını lekeliyor.
Bu nedenle yetkiniz altındaki anayasal araçlardan
yararlanarak, akademinin özerkliğine yeniden kazanmasına yol açacak şekilde
kararnamenin yeniden gözden geçirilmesini rica ediyoruz:
“Ciddi
Sonuçlara Yol Açar”
Özellikle aşağıda konuların çok ciddi sonuçlara yol
açacağını belirtmek istiyoruz:
-Akademi’nin başkan ve üyelerinin, hükümet
tarafından değil, bilimsel topluluk tarafından yalnızca liyakate göre seçilmesi
gerekir. TÜBA seçim konusunda açık ve şeffaf kurallar belirlemişti.
-Akademi üyeleri hükümetin memuru değildir.
Dolayısıyla emeklilik koşulları Akademi tarafından özerk bir şekilde
belirlenmelidir. Kaldı ki TÜBA şu anda Avrupa’daki pek çok kardeş akademilerden
daha gençtir.
-Akademi’nin büyük araştırma enstitülerine hesap
verecek konuma getirilme niyeti
yepyeni bir kategorinin ortaya çıkmasına yol açabilir. Bu enstitülerde
görev yapan araştırmacılar ve yöneticiler için normal işlerliği olan emeklilik
kuralları geçerli olmalıdır. Ancak enstitü çalışanları ile Akademi üyeleri
arasında fark vardır.
-Akademi, hükümete bağlı kurumlardan parasal ve
proje desteği almaya devam ederken, hükümete yakın bir mesafede, Türkiye’de
bilim ve teknolojinin bilinci olarak görev yapmaya devam edebilir. Demokratik
yollarla seçilmiş, arkasında büyük kamuoyu desteği olan bir hükümet, ancak
özerkliğini koruyan, şeffaf kurallar çerçevesinde çalışan, liyakate dayalı bir
seçim ile başkanını ve üyelerini seçen bir Ulusal Akademi’den yarar
sağlayabilir. Bu Akademi parasal kaynaklarını ihtiyaca göre harcar ve bilimsel
önerileri yansız ve önyargısızdır.
40 Avrupa ülkesinden 53 Ulusal Akademi’nin
oluşturduğu bir Avrupa Federasyonu olarak hükümetinizin adaletli uygulamalarını
paylaşmaya hazırız. İnanıyoruz ki hükümet ve toplum bağımsız bir Ulusal
Bilimler Akademisi olarak TÜBA’nın sağladığı benzersiz hizmetlerden en iyi
şekilde yarar sağlayacaktır.
Bu
yazdıklarımızın ışığı altında TÜBA’nın ulusal bir Akademi olarak görev
yapabilmesi için temel koşulların –bağımsızlık ve mükemmeliyet- korunmasında bizimle görüş birliği
içinde olacağınıza güveniyoruz.
ALLEA Başkanı Jüri Engelbrecht
ALLEA Başkan Yardımcısı: Profesör Nicholas Mann”
***
Umarım bir faydası olur, Hükümet ve Cumhurbaşkanı,
en hafifinden fazla iblgi sahibi olmadan yapıldığını söyleyebileceğimiz bu
büyük hatayı telafi edici yeni adımlar atarlar.
Bugünkü sayımızda Türkiye Bilimler Akademisi üzerine
yazıları sürdürüyoruz. Lütfen izleyiniz..
Hükümet değişiklik yapmazsa? Akademi içinde az
sayıda üye, hükümet geri adım atmasa bile, “başa geleni çekelim, istifa
etmeyelim..” görüşünde! Ancak büyük bir çoğunluk, iktidara kul köle yaratacak
böyle bir siyasi bağımlılık ilişkisini kabul etmiyor ve istifasını cebinde
tutuyor.
İstifa etmeye karşı çıkan düşüncelerin iki özelliği
var, bir kısmı iktidara siyasi olarak yakınlık duyan, yakın duranlar; ikincisi,
yeni ve özerk bir akademinin kuruluşunun maddi bakımdan zor olacağını
düşünenler.
Devletten gelecek kaynaklarla iş yapmayı düşünmek,
geleneksel bir tutum.
Oysa, bağımsız bir akademi olarak varlığını
sürdürmek kararının alınması durumunda, çok hızlı kaynak oluşturulabileceğine
ilişkin de işaretlerin olduğu belirtiliyor.
Devlet, paranı veriyorum, o halde benim memurum
olacaksın, diyor.
Bakalım bir yol ayrımı konusunda, kimler hangi
yollardan gidecekler...
Gelecek Cuma yeniden birlikte olmak üzere..
--Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji, Gündem, sayı 1279, 23 Eylül 2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder