SAYFALAR

30 Ağustos 2011 Salı

Hükümet, Dünyada Benzeri Olmayan bir Akademi Yarattı!


İyi bayramlar diyeceğim, ama bilin ki Türkiye’nin gerçek bilimcileri bu bayramı hiç de mutlu geçirmeyecekler. “Ne olacak şimdi”, sorularını birbirlerine yöneltiyorlar, kimi çok radikal öneriler öne sürüyor, Akademiden istifa edelim, diyeni var, önce tartışalım ve karar verelim diyen de.. Kimi daha ılımlı, 2 bilimler akademisi yaratmayalım görüşünde! Üyeler bayram sonrasında toplanıp durumu tartışacaklar..
Konu, pazar günü yazdığımız gibi, Türkiye’nin en seçkin bilimcilerinin önemli bir çoğunluğunu çatısı altında toplayan Türkiye Bilimler Akademisi’nin kuruluş yasasında, hükümetin kanun hükmünde kararname ile yaptığı değişiklik.
Hükümet, Türkiye Bilimler Akademisi’ne üye atamayı kendi yetkisine aldı!
Yok yok, hepsini değil tabii, üçte birini mi desem, yoksa üçte ikisini mi!
Hükümet üçte birini kendine ayırdı, ama köktenci mi köktenci (yoo, köktendinci demedim!) bir tavırla işi sağlam kazığa bağladı ve tamamı kendi adamlarından oluşan YÖK adındaki bilimin ve üniversitelerin üzerinde demoklesin kılıcı kuruluşa da üçte bir üye atama yetkisi verdi!
Böylece TÜBA’nın işi, işlevi, kimliği üzerine bir çizgi çekti!
TÜBA’yı, AKP İktidarı Bilimler Akademisi’ne dönüştürdü!
***
AKP, dünyada olmayan türde bir bilimler akademisi yarattı böylece!
Sordum soruşturdum, bilimin vatanı hiç bir ülke yok ki, Çin dahil!, ABD, Almanya, Fransa, İngiltere, Rusya Federasyonu… Bilimler Akademisi olsun ve oranın üyelerini siyasi iktidar atasın!
Gülerler adama!
Bütün akademiler, kendi üyelerini kendileri seçerler. Üye seçilme kriterleri vardır. Ya bu kriterlere uyan bilim insanlarına öneri götürülür, ya Akademi üyeleri yeni üye önerir…
Bilimin özel doğası bunun zorunlu kılar..
Yoksa, hükümetin, yani Erdoğan’ın ve bakanlarının, bu kanun değişikliğinin altında imzası bulunan Doç. Dr. Abdullah Gül’ün bu “yeniliği”ni, bilimin şampiyonu ülkelerin hükümetleri bilmezler mi!?
Yani AKP hükümeti, akademiye üye seçimini üstlenerek, dünyaya şunu söylüyor: Ey aptal dünya, bugüne kadar hiç akıl etmediniz, bakın ben bir ilki başarıyorum, yolu açıyorum, doğru yol budur
Zırvalığın en üst düzeyinde bir cartlak ses yankılanıyor, Türkiye’den dünyaya!
Bilim cahili bir iktidarla karşı karşıyayız!
Herşeyi ele geçirecekler ya, bilim akademisini de! Bu kararlarıyla, sadece, ülkemizde adım adım ve binbir zahmetle geliştirilmeye çalışılan bilimin altyapısını parçalarlar!
Türkiye Türkiye Bilimler Akademisi, hükümetin aldığı son kararla, bilim akademisi kimliğini yitirdi. Bu kimliğiyle, uluslararası bilim akademilerinden de atılır.
***
Şimdi şu olacak, AKP yasası gereğince:
Şu sırada Akademi, Şeref üyesi 41, Asli üye 82, Asosyal üye 17= 140’yeye sahip.. Hükümet, Akademi’nin üye sayısını ayrıca 300’e çıkarttığı için, 160 üye açığı doğdu! Ata babam ata! Akademinin kriterlerine uygun bu kadar adamı nereden çıkartacaklar?!
Bunun 53’ünü iktidar atayacak, 53’ünü hempası YÖK.. 53’ünü de TÜBA üyeleri! (Etti 159, ehh bi üyeyi de biz atarız artık!)
Hükümet Akademi’ye yeni Başkan atayıncaya kadar pek bir şey yapamayacaklardır. Yeni Başkan (herhalde bellidir!) ve yeni Akademi Konseyi oluşacak (3 yıldan fazla görev yapanların yerine yenileri gelecek)
Hükümet 53 üyesini atayacak, YÖK’de 53 üyesini atayacak.. Arkasından, oluşacak asli üyeler topluluğu da üçte bir hakkını kullanacak ve üye sayısı 300’e tamamlanacak!
Tabii, çoğunluk böylece hükümetin üyelerinde olacağı için, Akademinin seçeceği yeni 53 üyenin de, yine iktidar yanlıları arasından olacağını kestirmek zor değil!
Zaten, yeni yasa, şeref üyelerinin genel kurulda oy kullanma hakkını kaldırıyor.. 41 şeref üyesi, üye seçimine katılamayacak.. Böylece iktidar bütün Akademi’yi bir yasa darbesiyle “ele geçirmiş” olacak.
İçine, Akademi’nin üye seçilme koşullarına uymayan akademik unvanlı sürü sepet insan yığacak..
Beğendiniz mi?
***
Türkiye’nin bilim altyapısı, bilim kültürü yetmezliğinin sonucudur bu..
Kuruluş Yasasıyla hükümete bağlı Akademi bu kadar olur!
Biri gelir, yahu bu da ne böyle, der ve kılıcını indiriveriir!
Akademi işi bitmiştir, ruhuna el fatiha!
Ama, Zafer Bayramınız yine de kutlu olsun..
Henüz bitmeden!!!!
---30 Ağustos Salı 2011 / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder