Orhan Bursalı
Türkiye’de vergi sistemi: Vur emekçiye
Türkiye, büyük bir başarıyla gelir eşitsizliğinde Avrupa’nın bir numaralı ülkesi oldu! Ülke bugüne kadar hiç görmediği bir eşitsizliğin tepesine mi çıktı demeli yoksa çukurun dibine mi düşürüldü, bilemedim. Gini katsayısı bunu ölçüyor: 0.433. Durumu anlamak için mesela Almanya gelir eşitsizliğinde 0.25 ile, Türkiye’de tüm emekçi sınıfları sosyal adaletin sağlanmasında kıskandıracak bir durumda.
Şüphesiz bunun çok sayıda nedeni var. Ücretlere verilen zamların sürekli olarak enflasyonun altında kalması gibi önemli gerçeğin ötesinde, vergi adaletsizliğini saymalı. Ekonomist Bayram Ali Eşiyok bu haftaki Herkese Bilim Teknoloji dergisindeki incelemesinde diyor ki, ücretli ve yoksullar dolaylı vergilerin saldırısı karşısında savunmasız bırakıldı...
Diyor ki: Türkiye’deki vergi sistemi ücret aşınmalarını dengelemek, telafi etmek bir yana, bu tablonun daha da bozulmasına neden oluyor, gelir dağılımındaki eşitsizliği besliyor. Ücretlilerin ve geniş halk kesimlerinin ödediği dolaylı vergilerin payında yaşanan hızlı artış, gelir dağılımının. Bozulmasında önemli rol oynuyor. Bu bozulmanın başlangıcı 24 Ocak 1980 kararları, gelir vergisi esas olarak ücretliler üzerinden toplanmaya başlandı. Sermaye gelirlerine çeşitli indirim ve istisnalar uygulanarak gelir vergisi yükü düşük tutuldu.
EŞİYOK’UN DRAMATİK SAPTAMASI
KDV, ÖTV gibi dolaylı vergilerin toplam vergiler içerisindeki payı ise hızla arttı. Buna göre, 1980’de yüzde 37 olan dolaylı vergilerin Merkezi Bütçe Vergi Gelirleri içindeki payı, izleyen yıllarda hızla artarak 2000’de yüzde 59’a, 2023’te ise yüzde 65’e kadar yükseldi.
Dolaysız vergilerin payı ise 1980- 2023 arasında yüzde 63’ten yüzde 35’e geriledi.
Eşiyok diyor ki: Sadece bu bulgu dahi, vergi politikalarının ücretlileri ve yoksulları son derece olumsuz etkilediğini, ayrıca dolaylı vergilerle de ücretli kesimlere giderek daha fazla vergi yükünün taşıtıldığını göstermekte.
‘EMEKLİLERİ KIŞKIRTMAYIN!’
Cumhurbaşkanı, muhalefet seyyanen 7 bin TL daha verilmesini isteyerek emeklileri kışkırtıyor, diyor. Bu vergi adaletsizliği konusunda susarken, emekli ve ücretlilerden zengin sınıflara servet aktarımını, millet nasılsa anlamaz diye es geçiyor. Nasılsa onlar göbeklerini kaşıyan insanlar. Milletçe alışacaklarmış, gelirler artacakmış, emekliler ve ücretlilerin de payı artacakmış.
Kapitalist sınıfa sürekli servet aktarımını en net başka ne gösteriyor? Eşiyok: Vergi gelirleri içinde kapitalistlerin payı azalırken ücretlilerinkinin sürekli artması. Gelir vergisinin toplam vergi gelirleri içerisindeki payına bakın, nasıl hızla azalıyor: 1990’da yüzde 41 iken, 2023 te yüzde 15.4’e kadar düştü.
Ücretlilerin gelir vergisi yükü ise 1990-2002 yılları arasında yıllık ortalama yüzde 48.9 iken, 2003-2022 döneminde yıllık ortalama yüzde 53.9 oranına kadar çıktı.
SÜRPRİZ OLUR MU?
Eşiyok, ücretliler üzerindeki gelir vergisi baskısının nasıl arttığı konusunda da ciddi hesaplamalar yapıyor yazısında ve adaletsizliği besleyen en temel uygulamalardan birisinin de sıklıkla gündeme gelen vergi afları olduğunu söylüyor.
Ve 2006 yılına kadar ücret gelirlerine uygulanan vergi tarife oranları diğer gelirlere göre yüzde beş daha düşüktü. Bu uygulamaya geri dönülsün diyor. Yaparlar mı? Hayır tabii ki. Sürprizlere kapalıyım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder