SAYFALAR

10 Ocak 2022 Pazartesi

Turkovac işe yarıyor mu, yoksa propaganda mı?

 obursali@cumhuriyet.com.tr

Turkovac işe yarıyor mu, yoksa propaganda mı?

06 Ocak 2022 Perşembe


Geçen cuma Ayşenur Arslan’ın, Halk TV’de hafta içi 11.00-13.00 arası yayımlanan Medya Mahallesi’nde konuktum. Pek çok olayın yanı sıra, konu pandemiye geldi ve tabii ki aşıları konuştuk. Aşı deyince şüphesiz en önemli konu Turkovac “yerli-milli” aşıdır. Dedim ki ben olmam, gidip olun da demem çünkü elimizde aşının etkililiği - etkinliği üzerine hiçbir bilgi yok.

Tek bir resmi açıklama gerçekten yok. Bu aşıyı izliyorum. En son, şimdiye kadar aşı olmamış veya sadece aylar önce Çin aşısı olmuş üç bin gönüllü arıyorlardı. “Gönüllü bulma sorunları vardı. İki hafta önce bir yazımın altına çağrı yapmış, gönüllü olun ‘bir an önce testleri’ bitsin ve sonucu görelim” demiştim.

Bir izleyici anında mesaj attı programa, aşı konusunda gazetecilerin değil yetkin birisinin, uzman doktorların konuşması gerekli, diye. Şüphesiz her gün aşı konusunda dünyadaki gelişmeleri izleyen bilim gazetecisiyim aynı zamanda, bu konuda sözü olan bir insan olduğumu anımsattım izleyiciye.

Aşıya izin verenler neye dayandı? Kendilerine el altından “gizli” damgalı devlet raporu mu verildi? Derhal onay verile, emirli?

NASIL VE NİÇİN İZİN VERİLİYOR?

Bütün dünyada acil kullanım izni verilen Covid aşılarının hepsi klinik yani gönüllü insan üzerinde yaptıkları testlerin, en azından Faz-2 aşaması tamamlanmış ve daha sonraki on binlerce gönüllünün katılımıyla planlanan Faz-3’ün raporu kısmen görülmüş oluyor. Yoksa işe yaramayan veya güvenlik testlerinden geçmemiş bir aşıya, kim acil kullanım izni verir? Bu raporlar bilimseldir, bilim dünyasına açıktır, tartışılır, eleştirilir, kullanılır veya kullanılmaz.

Aşıya üstelik acil kullanım izni verilmiş ve bakanlığın aşı listesine konmuştu.

Burası Türkiye abicim. Nesi saydam ki! İktidarın iki yıldır geliyor yerli ve milli diye propagandasını yaptığı aşı, kötü ve işe yaramaz olabilir mi? 

Belki de işe yarıyordur kim bilir, inşallah, umarım, ama mesela Faz-2’nin sonuçları (sanırım 100 kadar kişi üzerinde denendi!) niye bilimsel rapor olarak açıklanmaz?

Bilim gazetecisi bu konuda tarafsızdır, bilimsel kriterlere göre bakar, soru sorar.

ETKİLİ Mİ, YOKSA PROPAGANDA MI?

Turkovac’ın test çalışmaları, ülkenin neredeyse dört bir yanında en azından beş gelişmiş hastanede uzman doktorlar, profesörlerce yürütülüyor.

Şimdi onlar ekranlarda olsalar, kendilerine sorulsa: Aşı etkili mi ne diyorsunuz? Ne yanıt verecekler, etkili ama elimizde bilgi ve rapor yok, mu? 

Bir tanesi böyle demiş. “Aşı etkili”, Baktım, Bilim Kurulu üyesi ve bir de Aşı Enstitüsü’nden, ekranlarda bol konuşulan, medyada yer alan bir profesör. Ateş Kara! Ama kendisine şu soruyu hiçbir “gazeteci” sormuyor, hani nerede bunun bilimsel raporu, neye dayanarak etkili diyorsunuz? Bu soruyu sormak yasak mı dendi?

Bir başkası, Ege’den, “etkili” demiş. Çünkü farelerde bu görülmüş. İnsaf! İnsanlar fare mi? Sadece fareler üzerinde testi yapılmış hangi madde, ilaç, aşı insanlara doğrudan verilmiştir? Bilimsel sorumluluk sıfır.

BİLİME SUSUN MU DENDİ?

Aşı üzerinde çalışan profesör şapkalı onlarca insan doğru düzgün konuşmuyor! Gerçeği dile getiremiyor. Bir şeyler diyeceğim ama diyemiyorum. Ama şunu diyeceğim: Hepsi korkuyor veya üzerinde çalışıyorlar ama bilgileri yok veya onlara susun dendi! 

En son, Profesör Mehmet Ceyhan dayanamamış, Sözcü’den Yusuf Demir’e aşı için “Ciddiye almıyorum” demiş. Haklı. “Ben önümde veri olmadan, ‘Bunu kullanın, bunun yerine şunu yapın’ diyemem, Türkiye Aşı Enstitüsü Başkanı ve Bilim Kurulu üyesi Prof. Ateş Kara benim yanımda çalışan bir öğretim üyesi... Hayatında aşıyla ilgili bir faaliyeti olmadı. Açıklamalarını ciddiye almıyorum.”

Aynı soruları Prof. Ahmet Saltık da sorup duruyor.

Bilimsel raporlar açıklanana kadar, Turkovac’a izin verilmesi yanlıştır, geri alınmalıdır, sonuçlar tıp dünyasına ve halka açıklanmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder