20 Mart 2018 Salı / Bilim ve
Siyaset, Cumhuriyet
Şunu rahatça iddia edebiliriz: Türkiye’nin ne nüfusu bellidir
(açıklanan veriler dolu dolu sahtekarlıklardan muzdariptir) dolayısıyla ne de nüfus kütükleri doğrudur.
Önümüzdeki üç seçim nüfus ve kütüklerinin en büyük tahrifatlara uğratıldığı
seçimler olacaktır.
Seçimlerin güvenliği konusunda her şey, parmak boyasının kaldırılmasıyla
başladı. Bu topluma “ne o öyle biz geri
kalmış toplum muyuz, herkesi damgalayacağız” vb lafazanlıklarıyla yaldızlandı.
Adamlar ileriyi gördüler ve parmak boyasını kaldırdılar.
Neden böyle, dünyanın pek çok ülkesinde
oyunu mektupla bile gönderenler varken, bize ne oluyor? Çünkü bizde düzgün bir
parlamenter sistem oturmamış, iktidara bazen sistemi kullanarak seçimleri
kazanan, ama yasaları sistemi tanımayan, sürekli iktidarda kalmak için her şeyi
eğip büken partiler gelebiliyor.
Geçmişte siyasi partilerin ya yanlışlıktan
ya da sahtecilik girişimleri nedeniyle, parmaktan bir gün çıkmayan hint boyası
sürülüyordu. Bu, seçmen tekrarlarını önlüyordu. Ama 2007’de seçimlerinde parmak
boyası kalktı
Boş bina seçmenleri
29 Mart 2009 mahalli
idareler seçimlerinde Adres Kayıt
Sistemi (AKS) esas alınarak hazırlanan seçmen kütükleri kullanılmaya
başlandı.
2010 seçimlerinde
milyonlarca seçmenin varlığı ile yokluğunun tartışıldığı, ölülerin sağ
göründüğü, dahası FETÖ’cü başının ölüleri mezarlarından kaldırıp oy kullandırın
veciz itirafıyla yeni bir dönem başlamış oldu.
Boş binalara yüzlerce
seçmen kaydı yapıldığı, on bin nüfuslu yörelerde
8 bin seçmen varlığı belgelerle medyada haber oldu.
2013’de mesela MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü
Türkkan
TBMM Başkanlığı'na sunduğu kanun teklifi ile, seçmenlerin oy kullandıktan
sonra, sol elinin işaret parmağının çıkmayan boya ile işaretlenmesi öneriyordu,
neden olarak da adrese dayalı seçmen listelerinin tartışmalı olduğunu, mükerrer
oy kullanıldığını gösteriyordu.
14 bin seçmen silindi
2008 yılında yazılanlara bakıyorum, aynı
mesele dile getiriliyor: “Listelerde benim evde oturduğu görülen
Yozgatlı 4 aile vardı”. Batıkent Kent Koop. Mahallesi
Muhtarı Şükran Ayaz “Yanlış kayıtlar nedeniyle nüfus müdürlüğünde
kuyruklar oluşuyor. Kayıtta kişinin beyanı dikkate alınır. Kişi evine 10 kişi
de yazdırabilir,” açıklamasında ulunuyordu. Çünkü “beyan esastır”..
CHP Muratpaşa İlçe Başkanı Ercan Erkan, listelerden silinenleri
takip ediyor, Muratpaşa İlçesi’nde 322 bin seçmen var, 14 bin seçmen ise listelerden
silinmiş durumda”, diyordu.
2016 Aralığında Temiz
Seçim Platformu Sözcüsü Yaşar Okuyan, “AKP’ye oy vermeyenlerin seçim listelerinden bir bir
ayıklandığını ve AKP’nin seçmen listelerinin tanziminde seçime %8-10 önde
başladığını” açıklıyordu.
2017 nisan ayında,
iktidarın seçim hileleri bşalığı altında
geniş rapor laryayınlanıyordu. LDP genel başkanı Cem Toker olayı soruşturuyor ve şöyle diyordu: “2007-2011 arası
seçmen sayısı 10 milyon artıyor. Gerekçe “adrese dayalı sisteme geçtik” Sistemi
nereden aldınız?” “Tuik’ten aldık” “Bunun kayıtları nerede?” “6 ay içinde imha
ettik” Tamamen şaibe. Bir devlet kurumu bu kadar mühim şeyleri niçin 6 içinde
imha eder ki?”
Türkiye’de bir yıl içinde 6 milyon
seçmen artıyordu! Güye
adrese kayıtlı sisteme geçildiği için artmıştı! Yakın geçmiş seçim hile
haberleriyle dolu, bir araştırırsanız derya ile karşılaşırsınız.
Bunları neden
anımsatıyorum?
Türkiye’nin nüfusu belli değildir, şaibelidir. Sokağa çıkma
yasağıyla baştan nüfus sayımı yapılmalı, her şey buna göre yeniden
düzenlenmelidir. Seçmen kütükleri de iktidarın lehine milyonlarca
sahtekarlıklarla doludur. Güvenilmezdir.
Ama biliyoruz ki bu iktidar bunu asla yapmaz. CHP sus-pus.
Kimileri, salak mıyım, bu durumda oy kullanayım, boykot
edeceğim, düşüncesinde. Bu da tehlikeli bir gelişen eğilim. Boykot büyük
çoğunluğu, yüzde 40- 50’yi bulamazsa hepsi boşuna. Küçük çaplı boykotlar sadece
iktidarın lehinedir, milyonlarca sahte seçmeni legalize eden sonuç üretir.
CHP dört yazıdır dile getirdiğim düşünceler olgular karşısında,
seçimler öncesi büyük bir sahtekar listeler konusunda geniş bir aydınlatma
kampanyası yürütmeli. Buna rağmen seçimlere katılır, halkı seferber eder, seçim
sürecinde de sonrasında da geliştireceği politikalarla elini güçlendirir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder