En çok konuşulan konulardan biri.. Açıkça
yazayım dolaştırılan düşünceleri: Emperyalizme
karşı çıkmak kim, Recep Tayyip Erdoğan kim.. O, olsa olsa olsa alt emperyalist
hevesleri olan bir siyasetçi olur... Düne kadar Amerika ile kol kola,
Suriye’nin parçalanmasında rol oynamadı mı.... vb.
Bugünkü durum şu, biraz da batılıların kendi
düşünceleriyle ifade edersek nefret ettikleri lider. Bir kaşık suda boğmak
isteyebilirler.. Baskı ile Türkiye’yi
dize getirelim... vb. Rus gazetecilerine bakarsak, Batı Erdoğan’ı devirmek için karanlık planlar peşinde.
Erdoğan’ın Batı ve ABD ile çatışıyor.
Bu çatışmanın kimi gerçek, kimi iç politika
gereği..
Erdoğan “Batıya kafa tutan, boyun eğmeyen,
hatta Batıyı sopalayan adam..” imajıyla özellikle iktidar taraftarlarından övgü
ve destek aldığını söyleyebiliriz. Bu özellikle Avrupa Birliği için geçerli..
Referandum’da bunun karşılığını, epey oy olarak devşirdi.
Dikkat ederseniz ABD’ye karşı dile
getirdikleri, AB’ye karşı söyledikleriyle kıyaslarsanız, bir kaç perde daha
alttan.
AB mi “daha emperyalist”.. ABD mi baş emperyalist?
En azından AB’yi, “emperyalist fiiliyat”
konusunda değerlendirirseniz, ABD’nin
eline su dökemez. AB daha çok ABD’nin etekleri altında yaşar. Fakat Trump ile
birlikte bu olay da bitme aşamasında.
Sahada
karşı karşıya
Erdoğan baş emperyalist ABD ile “sahada” karşı
karşıya... Gerçek olan bu.
Peki bu “karşı çıkış” kadar gerçek? Erdoğan,
2003 Irak’ın parçalanmasında “rol almak” için çırpınan bir siyasetçi. Açıkça
dile getirdi, ben olsam ABD ele birlikte
Irak’a girerdim, dedi. Yani? Bir devletin parçalanmasından pay istemek. Ne
gerekçe olursa olsun. “Eğer 1 Mart olmasaydı, bugün Türkiye tehdit
altında olmazdı, Kürt tehdidi de olmazdı” gibi masallar şu sıralarda
yeniden ekranlarda, sayfalarda boy gösteriyor.
Bu emperyalistin amacının kendisine
yarayacağını sanan bir işbirlikçilik rüyası. Irak’ı parçalamak için kimyasal
silah yalanıyla, hareket edeceksiniz ve bundan size pay verecekler.
“Engellerdik”
masalı
ABD’nin Irak ve Suriye’yi parçalama ve bölgede
himayelerinde bir Kürt devleti oluşturma planları sonradan mı ortaya çıktı? ABD
ile Irak’a girseydiniz size bir bölgede koruyuculuk verecekti, sonra tamam
artık ülkene dön diyecekti. Yani, ABD’nin bölgede Kürt devleti kurma
planlarından o zaman vazgeçeceğini mi söylüyorsunuz, yoksa “bizim ordu Irak’ta
olacaktı, engellerdik” diye bir düş mü kuruyorsunuz?
“Masada olmak” paylaşımcı ve katılımcı bir
“Osmanlı huruç harekatçılığı”...
ABD emperyalizminin, Türkiye’yi tamamen saf
dışı bırakan ve “artık seni kullanmayabilirim” noktasına gelen bugünkü
kararlığı bugünkü kararlığına bakın, milleti kandırmayın!
İttifaklar
gereği
Bugün gelinen nokta, ABD’nin her tutumu
Türkiye’nin çıkarlarının aleyhine olunca, Cumhurbaşkanı “sahada” direniyor. Tek
başına değil tabii, bölgede stratejik çıkar çatışmalarının karşı oyuncuları
olan Rusya ve İran ile taktik ittifaklar sayesinde...
Cumhurbaşkanı’nın direnmekten başka seçeneği
yok. Veya, hemen sınırında Amerikan emperyalistlerinin dayattığını seyredecek
ve kabul edecek.
Bunu kabul etmesini mümkün kılmayan başka bir
önemli nokta, RTE’nin bugünkü can alıcı- önemli ittifakları: Ordu ve MHP!
Anti
emperyalist olmak için
Cumhurbaşkanı “anti emperyalist tutum” mu
alacak?
İncirliği kapatsın. Bu yetmez, ülkenin
birliğini kuracak çok önemli adımları atsın: Anayasa’ya, yasalara işlerlik
kazandırsın, yargıyı yönlendirmekten vazgeçsin, demokratik ve hak ve
özgürlüklerin tutuklu hallerine son versin!
Hem tek adam, tek yaptırımcı, tek güdücü olacak,
hem de “anti emperyalist cephe” sloganları atılacak...
(*) Perşembe günkü yazımla birlikte okuyun
lütfen..
15 Ekim 2017 Pazar / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder