İktidarın ülkeyi donatan afişlerine bakıyorum, neredeyse
hepsi tepeden tırnağa yalan üzerine kurulu. Bir tanesi mesela “Cumhuriyeti, demokrasiyi güçlendiriyoruz..”
Tam tersine kuyusunu kazıyorlar. Zaten
olmayan bir gıdım demokrasi bile, ülkenin üzerine ceberrut gibi çöken iktidara
fazla geldi, şimdi onu da kaldırma peşindeler..
Yalan üzerine kurulu propaganda tv’lerdeki
adamlarınca tam gaz pompalanıyor. İnsanoğlunun bir yanıyla tamamen kötülük
peşinde koşan bir karaktere sahip olduğu kanıtlanmış bir gerçek. Yoksa
dünyadaki tüm bu kötülükleri açıklayamazsınız..
Tv’lerde tartışıyoruz, yüzünüze baka baka “Avrupa
ülkelerinde de hükümetler yüksek yargıçları atıyor..” diyor.
Tutacak
tarafı yok..
Bu, iki tarafı da keskin bir yalan, yani
tutulacak bir tarafı yok, sapı bile.
1) İlki, Referandum’la birlikte yüksek yargı
kurulu, yani Hakimler ve Yargıçlar Yüksek Kurulu (HSYK), tamamen lağvediliyor.
Ve hemen hepsini RTE ve AKP Meclisi atıyor. Yani HSYK silme
Cumhurbaşkanlaşıyor!
Evet çıkarsa, HSYK 13 üyeden oluşacak. RTE 4
üyeyi doğrudan atayacak. Ama seçtiği Adalet Bakanı ve Müsteşarı HSYK’nın doğal
üyeleri, yani doğrudan 6 üyesini belirlemiş oluyor. Diğer 7’sini Meclis
seçecek. Meclis adayları nasıl seçecek? Komisyonlar falan, Meclis’e gelince, 360
milletvekilinin onayı bulunmazsa. en çok oy alanlar arasında ad çekme yapılacak.
Meclis’te AKP baskın. Dolayısıyla HSYK’ye Cumhurbaşkanı’nın onay vereceği
adayların seçilme olasılığı çok yüksek. Dolayısıyla tüm HSYK Cumhurbaşkanınca
belirlenmiş olacak. Burada toptan kişiye
bağlanmış bir kurul oluşturuluyor.
Anayasa
Mahkemesi değil HSYK yenileniyor, neden?
Mesela Anayasa
Mahkemesi yenilenmiyor. Neden HSYK
yenileniyor? Çünkü HSYK tüm ülkede yargıyı belirliyor. Hemen kontrol altına
alınması şart olan yargı! Düşünün, dün bir mahkeme bazı gazetecileri salıverdi.
Hemen anında siyasi güçler ve iktidarın yargıdaki adamları devreye girdi ve
yeniden tutuklama kararı verildi! Gazeteci kılıklı tetikçiler de derhal devreye
girdiler ve yargıyı tehdit ettiler.. İşte yargı bağımsızlığı büyük ve kof bir
yalan!
2) TV’lerde diyorlar ki, kardeşim Avrupa ülkelerinde de yargıçları hükümetler- meclisler atıyor.
Birincisi, Avrupa ülkelerinde
dört yılda bir iktidara gelmiş bir hükümetin yüksek yargıya adam ataması ender
bir olaydır. Yargıçlar uzun süreli, bazen emekliliğe kadar görevde durur. İki
dönemde bile hükümetler yargıç atama olanağına sahip olmayabilir!
İkincisi, hangi Avrupa ülkesinde
bir iktidar, tüm Yüksek Yargı Heyeti’ni
lağvedip hepsini kendisi seçiyor. Bir örnek var mı, yalancılar!
Üçüncüsü: Fransa’da Başkan 2 üye, Meclis 2 üye atıyor. 22 üyeli heyetin
15’ini yargı belirliyor! Bulgaristan:
Üyelerin çoğunluğunu yargı belirliyor. İtalya:
27 üyeli heyetin 13’ünü yargı, 6’sını Meclis seçiyor. Cumhurbaşkanı, Yargıtay
başkanı ve başsavcı doğal üye....
Almanya, Avusturya,
İngiltere gibi pek çok ülkede HSYK benzeri kurul yok.. Zaten gelişmiş ülkelerde yargıyı ele geçirme
diye bir mesele de yok. Yargı özgür ve bağımsız kendi işini yapıyor. Siyaset
güdecek emir verecek ve yönlendirecek yargıyı öyle mi, yeltenenin canına
okurlar bu ülkelerde..
“Şeyh
Sait’i seviyoruz, ama PKK’ya karşıyız.”
AKP içindeki Kürtler Şeyh Sait’i çok seviyor ve böyle
diyorlar. Hem seveceksin ama PKK’ya karşı olacaksın. O dönemin Şeyh Sait’inin amaç
ve hedefler açısından bugünün PKK’sı olduğunu görmeyeceksin.. Şeyh Said ne yaptı? Aktarıyorum:
“Cumhuriyet ve Mustafa Kemal'in
dinsizliğinden, çıkarılan yasalar ile, İslamiyetin, nikah, ırz ve namusun,
Kuran'ın ortadan kalkacağından.. bahseden propagandalar yaptı... adamları, Cemiyet-i
Akvam'a haber vereceklerini, bölgede devletin askeri güçlerinin bulunmadığını
ve kolayca bölgeyi ele geçirebileceklerini söyledi. Cumhuriyete ve devrimlere
karşı bir ayaklanma fetvası hazırlayarak devrimlere destek verenlerin
canları ve mallarının helal olduğunu yazdı. Fetvayı aşiretlerin ileri
gelenlerine gönderdi... Şeyh Said İsyanı bastırılmasından sonra "Şark İstiklal Mahkemesi"nde yargılanıp idama mahkûm edildi.” (Wikipedia).
3 Nisan 2017 Pazartesi / Bilim
ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder