Belli ki ülkenin terörden daha çok
çekeceği var. Toplum whatsapp
gruplarıyla kendi aile ve yakın dost-arkadaş çevresinde sayım yapıyor: herkes yerinde mi, kayıp var mı,
nerelerdesiniz?
Tıpkı asker veya sınıf sayımı gibi,
yanıtlar geliyor: Buradayız, şuradayız,
bir problem yok... Kimisi Milano’dan kimisi Heybeli ve Büyükada’dan, kimisi
Levent’ten, kimisi hatta sinemadan.. yanıt veriyor: buradayız!
Ya başka whatsapp sorgulamalarında,
telefon aramalarında yanıt vermeyenler ve yakın çevre sorgulamalarında yanıt
alınamayanlar? Sosyal medyada fotoğrafları düşüyor: Bilen, gören, insanlık namına!
Uzun uzun fotoğraflarına bakıyorum, ne
kadar gençler, güzeller, hayat dolular.. İçim kayıyor, yanıyor. İnşallah diyorum, evine, anasına, babasına, sevgilisine, arkadaşlarına geri döner.
Tanrım!
Şehitlik
değil güven istiyorum!
Toplumsal acıyı hafifletmek için bir “şehit” unvanı oluşturduk haklarında!
Bir baba isyanda: Hayır şehitlik falan istemiyorum,
oğlumu istiyorum! İtirazı olan? Şehitlik değil, can güvenliği! Halk
ölüyor, hiç bir ayırım yapmadan terör herkesi vuruyor.. Polisi, askeri, genci,
yaşlıyı, simitçiyi, köfteciyi, otobüs yolcusunu, araba sahibini, taksi sürücü
ve yolcusunu, güvenlikçiyi...
Kent içinde seyir veya durağan halde olan
herkesi! Evinizde güvende misiniz? Patlamanın şiddetinden 1 km uzaklıktaki
rezidansın camları patladığında mesela?
Sadece en güvende olanlar, bu ülkenin
Hazinesinin olanaklarıyla kendilerine adeta sonsuz denecek koruma olanaklarını
kullananlar, onlarca-yüzlerce zırhlı arabalarıyla, bir sürü en lüks
uçaklarıyla, helikopterleriyle, yüzlerce korumalarıyla dolaşanlar... kendileri,
aile fertleri..
Mesela Cumhurbaşkanlığının,
Başbakanlığın, bakanlıkların koruma masrafları, uçakla yolculuk masrafları,
İstanbul’a geliş gidiş masrafları nedir?
Şüphesiz korunacaklar. Ama, bu kadarı da
ne? Biraz tevazu.. Tabii, arada bulasın! Nasıl bir görüntü veriyor bu ülke?
Koalisyonlara
övgü düzme zamanı
Yıllardır bu böyle! Bu iktidarın temel
söylemi ne? “Koalisyon dönemindeki istikrarsızlığa son, koalisyonlar bu ülkeye
felaket getiriyor hep..”
Meclis’e sevkettikleri “başkanlık”, “tek
adamlık” anayasa değişikliğinin gerekçesini açıklarken, başbakan Yıldırım “artık koalisyon dönemini kapatıyoruz”
oldu.
Bizim koalisyonlardan bir sıkıntımız yok.
Şüphesiz daha az ömürlü siyasi iktidarlar oldu, hepsi siyasi yönetim kültüründen
bihaber, ülke yararını değil ülke yararını düşünen ilkel politikalar ve
politikacı anlayışları nedeniyle. Koalisyon dönemlerinin ortak kalkınma
geçmişi, bu 14 yıllık AKP iktidarının kalkınma oranını aşmış durumda! Ortalama,
yüzde 5’e 4,5!
“Onlar
terörist değil”, diyenler..
Hemen AKP dönemi başlamadan, bu ülkede
IŞİD terörü yoktu. Bu iktidar başımıza IŞİD’i bela etti, politikalarıyla, göz
yummalarıyla, zımni veya gizli destekleriyle... Davutoğlu de demişti? Onlara terörist diyemeyiz... RTE de aynı
anlayıştaydı! Ülke içinde tüm faaliyetlerine ve yüzlerce TC vatandaşının
Suriye’de IŞİD saflarında ölüme gönderilmesine göz yumdular!
IŞİD bu iktidarın suçudur, günahıdır..
Kendilerinden önce ve hemen sonra da PKK
terörü asgariye indirilmişti. Terörü bitireceğiz ara döneminde, büyük bir terör
örgütlenmesi olarak geri döndü PKK. Tabii, Suriye’de emperyalistlerin koruması
ve desteğinden aldıkları gücü de unutmuyorum!
Bugünkü PKK terör örgütlenmesinden de
sorumludur bu iktidar!
Tek
parti yönetimi felaket getirdi!
14 yıldır tek parti, tek merkez, tek
adamla yönetiliyor bu ülke. Koalisyon sıfır... kalkınma ortalamanın altında,
demokratik hak ve özgürlükler, basın özgürlüğü eksinin eksisinde, hukuk iğdiş,
yargı güdümlü.
Ve terör tam baş belası ülkeyi sardı
sarmaladı.
Ne
yani, koalisyonlara hayır demem için tek bir neden gösterebilir
misiniz? Varsın hükümetler erken değişsin varsın seçimler yapılsın.
Koalisyon altında daha huzurlu, daha
barışçı, daha demokratik bir ülkeydik.
Koalisyonlarda ülkenin temsiliyet oranı
çok yüksekti! Bir parti seçmeni değil, iki üç parti seçmeni iktidardaydı!
Koalisyonda başarısızlıkta iktidardakiler
çekip gidiyorlardı! Tanrdım ne demokratik zamanlar!
Şimdi ise AKP’nin tepeden tırnağa
başarısızlığında, çekip giden yok.
Bir de başımıza her türlü terör belasını
sardılar..
MHP
geçmişine de ortak oluyor
Ve tüm bu politikaların baş sorumlusu
olan tek adamı, şimdi de Başkanlık rejimine tırmandırıyoruz.
MHP tüm sürece ortaktır. Baarısızlıkların
adıdır MHP yönetimi.. Bu iktidarın hangi iyi tarafını gördün de bir de onu
Başkanlığa tırmandırıyorsun?
Daha dün hhe nhırsızlıklarını ırakıyordun
ne yolsuzuklarını.. pardon şimdi yoluzluklarına da büyük ortak oluyorsun
geçmişini paylaşarak.
***
Whatsapp’dan sayımlara devam edeceğiz:
hey herkes yerinde mi, sağ mı, selamette mi?
Neredesiniz,
hey yanıt verin!
12 Aralık Pazartesi / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder