SAYFALAR

8 Haziran 2015 Pazartesi

Seçim sonu tüm seçenekler bence umut dolu


Hayatım “bu son seçim..”lerle geçti. “Yoksa Türkiye bitecek, ortada bir şey kalmayacak”tı.. Milliyetçi Cephe’lerle boğuştuk. 12 Eylül’le Türkiye’nin diktatörlüğe yuvarlanmıştı.. Özal dönemi ile Türkiye bitiyordu. Her seçim bir cephe ve ittifaklar seçimiydi! AKP iktidarı dönemi ise daha ağır bir karşı ittifak gerektirdi..
Birileri hep bize ne yapmamız gerektiğini söyleyip durdu. Veya biz birilerine söyledik.. Neoliberal ideolojinin, “solcu”, “liberal”, “demokrat” giysili fantastik türevleri, bize iktidarın ne kadar iyi olduğunu ve Türkiye’nin demokrasiye ne büyük yelken açtığını vaazetti. O müthiş iktidar bloğu, hepimizin üzerine çullandı ve Anayasa referandumu ile yargıyı diktaya teslim ettirdi... Silivri davaları cabası..
Şöyle geriye bakıyorum, Türkiye yerinde duruyor! Evet hep bir hasar aldı. Tek parti döneminde aldığımız hasar şüphesiz en büyüğü Türkiye. Tek parti dönemi uzlaşının olmadığı, Türkiye’nin lime lime ayrıştırdıldığı, bir uzlaşı sistemi olan parlamenter rejimin rafa kaldırıldığı bir yönetim biçimi olarak tarihe kazındı. Bu dönem sona ermeli, şüphesiz.
Yine bir “tarihi seçim dönemeci”ndeyiz! “Bundan sonrası yok”.. “Ya şimdi ya hiç bir zaman”.. Bu nedenle “şöyle davranacaksın..”
Böyle kesin tanımlamalarla geçen bir hayattan sonra, vardığım nokta şu: Ne bu ne gelecek seçim.. Hiç biri ülkenin sonu demek olmayacaktır. Eğer böyle yaklaşırsak, yaşama ve gelecek umudunu bitirmiş-yitirmiş oluruz.
Okurlarım bilir, umutsuzluğun zirve yaptığı ve çoğunluğun çil yavrusu gibi dağıldığı son 6-7 yıllık en karanlık dönemde bile, geleceğe ilişkin umutlar bu köşede hep ayakta tutuldu.
Defterimde bu yazılıdır.
.
Seçeneğim tüm muhalefet
Belirteyim ki, bazı aklıevvellerın sanabileceği gibi, bu yazı HDP’ye oy vermeyin amacını taşımıyor. MHP de Meclis dışında kalmıştı, koccaaa CHP de! HDP Meclis’te olmalı diye yazdım zaten. Baraj en aza inmeli! Ama kimsenin düşüncesini satın alma girişiminde bulunmayacağım. Önemli olan tabloyu ortaya koymaktır. Kimse aptal değil, ne yapacağını herkes bilir: Tercihim muhalefetin bütünü..
Her yeni siyasal durum, parlamento içi ve dışı yeni mücadele biçimlerini yaratır.
Görüyorum ki her durumda, sonuç ne olursa olsun, 13 yıllık dönemin ana figürünün aşağı inişi başladı. Bu durdurulabilir değil. Yeni dönem, yeni seçenekler doğuracaktır. Herkes yıkıldı gitti. Özallardan tutun...
Ayrıca şu saptamayı yapalım: Genellikle hepsi kendi yıkılışını kendi hazırlıyor. Bu dönemin kesintisiz sürmesinin tek nedeni, dünya krizi döneminin içeriye akan trilyonu aşan parasıdır. Bu paradan çok büyük kesimin de nemalanmasıdır, parayı çeşitli ölçülerde kullanmasıdır.
***
Çok seçenekli yeni bir seçim sonrası dönem bizi bekliyor.
Bütün seçenekler bence umut doludur!
Kesin olan bu.
Sandık açılacak, bakalım neler saçılacak!

--7 Haziran 2015 Pazar / Bilim ve Siyaset – Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder