Kimileriniz al birini vur öbürüne diyorsunuz,
biliyorum... ama biz “iktidar içi savaşlar”da ben gördüğümü yazayım, merak
edenler vardır.. Çünkü Türkiye kaynadıkça, iktidar güç kaybına uğradıkça ve
seçim süreci ilerledikçe, yeni durumlar ortaya çıkıyor..
“İktidar İçi
Savaşlar”, bildiğiniz gibi 3 cephede sürüyor.. Her cephe liderinin hedefi,
siyasal iktidarda belirleyici olmak ve böylece “nema”sını yemek.. En büyük cephe
RTE cephesidir.. İkincisi Abdullah Gül,
üçüncüsü de Fethullah Gülen/Cemaat
Cephesi..
RTE’nin en büyük dayanağı seçmenidir. İçeride
dayanacağı başka güç, koskoca bir sıfırdır.. Gül ve F.Gülen ise ayrı odaklardır.
Aralarında 11 yıldır süren ittifak yarılmıştır. Dahası yer yer dağılmıştır..
Ne etkili
olmuştur bu kısmi “dağılma”da?
En büyük ve birinci neden
RTE’nin Tek Adam otoriter
kimliğidir. İktidarda bütün güçler onun elinde olmalıdır, ancak istediklerine üçüncü
ve daha alt derecelerde güç/iktidar paylaşımı öngörür. RTE, Gül’ü tasfiye etmek
istedi geçen iki yıl içinde... Ama iktidarda önemli bir güç kaybına uğradığı
için, durum şimdi biraz değişti. RTE’nin
aslında en büyük rakibi F.Gülen/ Cemaat’tir! Cemaat partisi, RTE’yi esir
alamamış, tam tersine RTE, Cemaat’in devlet içinde inşa ettiği ve ele geçirdiği
odakları parçalama, buralardan Cemaatçileri tasfiyeye girişmiştir.. MİT
üzerinden RTE’ye yönelttikleri büyük operasyon, ipi koparan olaydır..
F.Gülen kararlı
bir şekilde RTE’yi tasfiyeye yönelmiş durumda, bütün siyasi nutuklarında (dini
soslu) RTE’ye bir saldırı/gönderme var. Dün de ağır konuştu: "Eğer dilimde.. 'Yerin dibine batsın!' demeye azıcık açıklık
bulunsaydı.. 'millete hizmet ediyoruz' dedikleri halde… ihalelerde kendilerine
pay ayıranlar hakkında 'Allah sizi çoluk çocuğunuzla, beklentilerinizle,
ümitlerinizle yerin dibine batırsın, mahvetsin!' derdim"...
Diyor
zaten!.. Demek ihalelerde iktidar başları kendilerine pay ayırıyor! Zaten halk
içinde söylenen ve konuşulan bu olayı en iyi bileceklerden biridir F. Gülen!
Bütün iş/siyaset çevresi RTE ile iç içedir, nasıl bilmesin!
***
İkinci önemli neden
bu iktidar savaşının alevlenmesinde, RTE’nin büyük güç kaybıdır.. RTE’nin dış desteği tamamen çöktü. Tıpkı, iç
destekçileri koskocaman bir sıfır (0) olduğu gibi, dış destekçileri de koskoca bir (0) sıfırdır! Ne ABD ne Batı ne Arap Dünyası... RTE tam bir yalnız adamdır.. Yakın
çevresindeki bazı çekirdek adamlarını bir kenara bırakırsak, çevresinde sadece
hiddetinden korkanlar kaldı! İş dünyası dahil! Herkes bir an önce iktidarının
son bulmasını istiyor!
ABD ve Batı,
RTE’yi sıfırladı.. Onlar için daha makbul insan Gül’dür. AKP’nin yeni yüzlere
ihtiyacı var.. Bu yüzler iyice işbirlikçi olmalı.. RTE’nin dışarıda destek
bulmasının giderek tek yolu kalıyor: ABD
ve Batı’ya resmen karşı çıkmak, hatta onları emperyalistikte suçlamak.. O
zaman yeni ittifaklar doğar!? RTE tayfaları, gazetelerinde Gezi Direnişi
üzerine yazdıklarıyla biraz bunun zeminini aradılar!
Bir dostum
sordu, sıfırladılar diyorsun kanıt ne..
ABD’nin Gezi üzerine üst üste uyarıları.. RTE’nin kendine hegemonik alan
yaratmaya yönelik politikaları.. İsrail ile yer yer dalaşma! Mısır! Erdoğan’ın
köktendinciliğe yönelik politikalarının yaratacağı tehlikeler..
Bunun dışında, has Amerikancılara bakın anlayın.
Mihenk taşlarımdan biri C.Çandar’dır.
Brükselli ve daha başkaları. F.Gülen/Cemaat tabii ki! Taraf’ta patlayan iktidar
savaşı ve RTE’cilerin tasfiyesi.. Taraf’çıların iktidara böylesine vurmalarının
ardında kimler var?! Dünün operasyon gazetesi, bugünün yine bir operasyon
gazetesidir, ama arkasındaki güç teke inmiştir.. Şimdi RTE/iktidar ve
uygulamalarına karşı “liberal/demokrat” maskesi altında sözde yeni bir hikaye
yazma peşindeler! Muhalefet yapmanın uyduruktan büyük hazzı!
***
Gül’e gelince..
18 Haziran tarihli bu Fotoğraflar Ne
Anlatıyor, analizimde, Gül-RTE ittifakından bahsetmiştim... Ama şu not ile:
“Şüphesiz, bu ittifak şimdilik böyle, ama ortaya çıkacak yeni durumlar, halk,
ABD-AB ve dünya demokratik güçlerinin baskı ve tepkileri, Suriye, İran, Kürt
meselesi ile ekonomideki kötü gidiş, bütün bu ittifakları yerle bir edecek ve
yeni oluşumları ortaya çıkartacak güçlü potansiyellerin hepsini barındırıyor..
Hem de şiddetle!”
Evet bu durum oluştu..
Gül, Gezi ve
sonraki olaylarda sessizlikten sonra, şimdi RTE’ye dokunur gibi yapıyor..
Deftere Atatürk’ün yurtta barış dünyada
barış cümlesini yazdı.. Bir de demokrasi
sadece sandık değildir, demiş.
RTE’nin Jölelisi de dünkü yazısındaki “Turuncu
devrimin yeni şifresi: Demokrasi Sandık Değildir!” sözlerinin, Gül’ü de
hedef aldığı yorumunu yaptı ODATV..
Şunu derim: RTE, Gül’ün yerine
geçecekse, Başbakanlığı artık şartsız Gül’e önerdi: Güç kaybının büyük işareti!
Ama siyasi hava puslu, şiddetli gökgürültülü.. Gül kendi siyasi yararını ençoklaştıracak çözümden
yana olacaktır..
Hiç kimse, “rakibinin” kendisine kusturduğu kanı unutmaz..
Buna Gül de dahildir! Erdoğan da..
Ne dedik? RTE’nin tek gücü,
seçmeni kaldı..
-- 17 Eylül 2013 Salı / Bilim ve Siyaset- Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder