SAYFALAR

21 Mayıs 2013 Salı

Bu Millet RTE’yi Atatürkçü Yapar mı


19 Mayıs bu ülkenin kuruluşunun temellerinin atıldığı gündür. 19 Mayısı, 23 Nisan’ı, 30 Ağustos’u, 29 Ekim’i, Atatürk Devrimlerini, Atatürk’ün kurucu liderliğini inkar etmenin, bu topraklarda bir karşılığı olamaz. Halkta yanıt bulmaz. Bir avuç beyni körelmiş “öncü ideolojik kadro”, iktidarda olmanın verdiği hazla ve güçle, Türkiye çapında boşuna nefes tüketiyor. 
Böyle, zorbalığı ve inkarcılığı içselleştirmiş iktidarların çevrelerinde sözde bir entelijansiya oluşur hep. Onlar yazar çizerler. Sonra güçlü bir rüzgarla hepsini yel alır üfürür, sel alır götürür.. Bunu geç de olsa görenler olur..
İktidarın “entelijansiya”sından Murat Belge örneğin, RTE’nin, ülke ve toplumu sıkıştırdığı mengeneleri durmadan biraz sıkması karşısında, bunalmış olacak ki, düne kadar faşist diye saldırdıkları İzmir’i özgürce nefes alınan bir yer olarak görmeye başladı! 
Belge’nin gerçekten kaçıp yaşayabileceği kadar özgür bir yerdir İzmir. Kendisine, seçim zamanında oraya giderek, kentin bu özgür ruhunu koruması için, İzmir için savaşmasını tavsiye ederim!
***
Dünkü 19 Mayıs kutlamaları deneyimi, halkın, varoluşunu borçlu olduğu Kurtuluş ve Kuruluş’u, her zaman bağrına basacağının göstergesiydi. Kimse, bu halkı, Atatürk ve arkadaşları konusunda, Türkiye Cumhuriyeti konusunda vicdansız yapamaz... İnkarcı yapamaz... Unutturamaz... 
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu bir yanlışlıktı, 100 yıllık yanlışlıktı” diyen, TC düşmanı köktendinci ideoloji, bugün iktidarda olsa bile, ilk fırsatta, halkın vicdanına çarpacaktır. Bugünkü, istikrarlı gibi görünen ekonomi sayesinde, iktidar, milletin tahammülüne sahip henüz.
RTE ülkeyi zorluyor ve yokuşa sürüyor. Türkiye’de herşeyi kendi istikbaline göre tasarlamaya çalışan RTE, 2014’de 3 seçimi ilan etti. Kendisine sonsuz bir güç yetkisi istediği, tuttuğu terzilere kendi kafasına göre ölçüp biçtirdiği RTE-Anayasası’nı eninde sonunda Meclis’e getirecektir. 
Bu zorlama, RTE’nin başaşağı gidişini belirleyebilir.. (Davutoğlu’nu al da git, diyecektir millet..) AKP içinde bölünmenin, daha doğrusu RTE’yi dışlamanın da temelleri atılıyor. AKP’nin de, RTE’yi giderek taşıyamayacağı günleri görebiliriz.. 
Çünkü AKP’nin de artık özgürlüğe ihtiyacı vardır!
Bu durumu görürse, RTE’nin önünde tek seçenek kalabilir: Atatürk’ü, TC’yi bağrına basmak! Köktendinci ideolojisinde bu kadar istikrarlı, sağlam ve ilerlemeci gözüken Erdoğan, tepelerde kalmak uğruna, milletin Atatürk sevgisine boyun eğer mi? Bilemem.. Ama politikacı yönü iyice esneyebilir ve Yüzyıllık Cumhuriyet’le kucaklaşma yolunu seçebilir.. Biliyorum, kendisi için çok geç olacağını bile bile yazıyorum!
Bugün dimdik ayakta gözükenleri, yakın tarih, tepetaklak düşerken çok görmüştür.. Acaba RTE hiç yakın tarihe bakıyor mu, yoksa, onlar başaramadılar mı diyor...
“Günlük politika”nın dışında kalırsanız, RTE’nin bu ülkeye dayattıklarının, yakın tarihte ve dünyanın gelişimi içinde bir karşılığının olmayacağını görebilirsiniz.
100 Yıllık Cumhuriyet’in galip geleceğini hep beraber yaşayacağız..

***
BALBAY’IN SAVUNMASI
Ergenekon’da yargılananlara yöneltilen suçlamaların gazete ve tv’lerde manşetlerden verildiği ve hepsinin medya işbirliği ile peşinen mahkum edildiği zamanların üzerinden dünyanın suları aktı.. Bütün bu iddialar bir bir çökertildi.. Adice, mesnetsiz, hukuksuz ve yasasız suçlananlar savunmalarını yapıyor.. Balbay, Özkan, Haberal, Çiçek ve bütün diğerleri başları dik, savunmalarını yapıyorlar.. 
Ne yazık ki, suçlandıklarında haklarında yapılan haberlerin onda biri kadar bile yer bulamıyor savunmaları merkez medyada.. İktidar ve cemaat yandaşı yalaka medyada ise hiç, tam sıfır.. Acaba yüzlerinde hiç bir kızartı hissediyorlar mı, ar damarlarını kontrol ediyorlar mı, yerinde duruyor mu diye!
Balbay’ın savunmasını okuyun. Tam metnini Cumhuriyet portalda bulamadım, ama şurada var: www.odatv.com/n.php?n=suclama-sinirsiz-savunma-sinirli-1805131200 Tuncay Özkan’ınkini de Odatv yayımladı. 
Balbay “22 iddianameyi birleştirdiniz, her iddianameyi ötekiyle bağlantılı gösterdiniz, daha önce davası görülmüş 200’ü aşkın dosyayı buraya getirttiniz, bütün bunlardan tüm sanıkların üyesi olduğunu iddia ettiğiniz terör örgütünü sorumlu tuttunuz, savunma için de 2 saat süre veriyorsunuz.. suçlamak sınırsız, savunma sınırlı” diyor başlangıçta..
Mustafa, çok somut, suçlamayı ve yanıtlarını yazıyor… ve insan yaşadığımız ülkede bir hukuk devletinin söz konusu olmadığını görüyor…
Diyorum ki, savunmaları yayalım.. Cumhuriyet de bu yanlışını düzeltsin ve İnternet sitesinde Ergenekon Savunmaları başlığı altında bir bölüm açsın..
(Not: Bu yazı üzerine Cumhuriyet savunmaları internet sitesinde yayınlamaya başladı..)
---20 Mayıs 2013 / Bilim ve Siyaset – Orhan Bursalı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder